5 Eylül 2019 tarihinde yayınlanan ve yayınlandığı andan itibaren dinlenme rekoru kıran Şanışer, Susamam kelamları ile epeyce dikkat çekti. 17 ses sanatkarını bir ortaya getiren, rap müziği Susamam indirmesini sağlayan projenin öncüsü Şanışer, müziğinde tabiat, kuraklık, adalet, eğitim, bayan hakları, intihar, dünya, gurbet, sokak, trafik üzere değindiği mevzularla dikkat çekti. Yayınlandığı 5 eylül akşamından beri 48 milyon izleme alan Susamam rap müziği, Fuat Ergin, Ados, Şanışer, Haki, Server Uraz, Beta, Tahribat-ı İsyan, Sokrat St, Ozbi, Deniz Tekin, Sehabe & Yeis Sensura, Aspova, Defkhan, Aga B, Mirac, Kamufle işbirliği ile ortaya çıkan bir projedir. Susamam kelamları, susamam müziği platform üzerinden yayınlanmasının akabinde Defkhan, projeden ayrıldığını belirtmişti.
SUSAMAM KELAMLARI NELERDİR?
Yayınlandığı 2019 yılından beri hala sevilerek dinlenen Şanışer’in başlattığı Susamam rap müziği, Susamam kelamları, bir bayanın şu kelamları ile başlamaktadır.
‘Günler koşuşturmak ile geçip giderken,
Neden var olduğunu unuttun.
Neden olduğun meselelerinin farkında değilsin.
Gülmek, eğlenmek istiyorsun,
Meselelere tahlil bulmak üzere bir sıkıntının yok.
Hayat zati çok sıkıntı.
O yüzden müzik seni eğlendirsin.
Gerçeklikten uzaklaştırsın istiyorsun.
Ancak biz müziğin bir şeyler değiştirebileceğine inanıyoruz.
Bizimle gel.
Başlayalım mı?
Susamam kelamları bu cümlelerle başlarken, akabinde Fuat Ergin ‘Doğa’ teması ile mikrofonu eline almaktadır.
SUSAMAM SÖZLERİ- FUAT ERGİN- TABİAT
‘Cengiz Han vakti akan ırmakta
Elini yıkamanın bedeli ölümdü.
Göç edip çürüdük.
Çöp kusarak üç denize sıçan bi’ hale büründük.
Egzoz gazı soluyan,
Sağı solu aşikâr olmayan,
Mangala gitti maganda!
Orman yanar,
Tabiatın gözleri kan ağlar.
Kibir yaptı tavan,
Fabrika bacası basar.
Atom reaktörü, çöpü hasar,
“Electro smoke” ile her an atakta!
İnsan en büyük parazit,
Gezegene bak lan!
Hayvan kadar olamadı beşer.
Ortama uyamadı revize eden!
Faturasını gelecek jenerasyon öder.
Kıyamet şurada “mal” üzere izle!’
Fuat Ergin ‘Doğa’ temalı Susamam kelamlarının akabinde Ados ‘Kuraklık’ isimli temasi ile müziğe devam eder.
SUSAMAM KELAMLARI – ADOS – KURAKLIK
‘Abi yapma!
Atma şu izmaritini denize.
Geri alamazsın!
Gün gelir o pisliğini attığın denize hasret kalırsın, bakamazsın!
Kurak Afrika imgeleri uzak değil,
Çocuğun büyüdüğü yer sulak değil.
Zira yok ettik gölleri, ırmakları, ırmakları, hepsini!
Nasıl acımadık?
İnanamıyorum!
Elimizde varken hiç kıymetini bilemedik.
Plastikle dolmuş mideleri hayvanların buna hiç mi üzülmedin?
Nette paylaşmak ise yetmez.
Bir şeyler yapmalı!
Suyu kirletmeyin!
Su üzere aziz olsun ülkem.
Onun can damarlarına
Bu zehri vermeyin!’
Susamam kelamları ise, şu halde devam etmektedir.
SUSAMAM KELAMLARI – ŞANIŞER – HUKUK
‘Gel, gün olur hapsolur bu hatalı cümleler!
Yenilir hiç olurum fark etmezler!
Susma, susamam!
Korkma yanıma gel!
Gel, gün olur hapsolur bu hatalı cümleler!
Yenilir hiç olurum fark etmezler!
Susma
Susamam!
Ben bi’ beyaz Türk’üm.
Maddelerim Anglosakson ancak başım Ortadoğulu
Apolitik büyüdüm, hiç oy vermedim.
Başımı tatile, gezmeye, borca yordum.
Adalet öldü, ucu bana dokunana dek sustum ve ortak oldum.
Artık tweet atmaya bile çekiniyorum.
Kendi ülkemin polisinden korkar oldum.
Üzgünüm lakin senin yapıtın ülkedeki umutsuz nesil!
Senin yapıtın bu mutsuz kesim ve bu kurşun sesi!
Sebebi nedir bilmeden mahpusta çürüyen o hatasız sefil!
Seni, senin yapıtın, senin yapıtın bu dehşetli resim!
Bu yorgun sesim…
Yoksulun vergisiyle yatına, katına katana salak
Haşere geri yolsuz vekil seni, senin eserin!
Sen hiç yıkanmadın.
Mevtle bir sefer bile tıkanmadın.
Elinde üçüncü dalga karton bardak kahve.
Tek sıkıntının o özenti “Start-Up”ın
Artık kapını kollaması gereken adalet gelir acımaz,
Vurur kırar kapını.
Zira çocuk öldü vuran memurdu diye “Haklıdır” dedin.
Sesini çıkarmadın, yani suçlusun!
Zira iki gün üzülüp sonra gözündeki ırmağı kuruttun.
Tuğçe ve Büşra’nın katilini hür bırakan hakimin ismi neydi unuttun!
Artık başına bir şey gelse kentin hukuk mu?
Bir gece haksızca alsalar içeri seni
Bunu haber yapacak gazeteci bile bulamazsın.
Hepsi tutuklu!
Salınan katillerin aldığı canlar (Geri gelmeyecekler!)
Haksız yere mahpusta geçen yıllar (Geri gelmeyecekler!)
Sen sustun, ses etmediğinden bindiler zirvene
Haklarını elinden aldılar ve güzellikle geri vermeyecekler.
SUSAMAM KELAMLARI – HAYKİ – ADALET
‘Adalet kelamda mülkün temeli’
Tıkamış kulağını duymaz ne
Adeti, töresi, geleneği söyle!
Giden berbattı de gelen iyi mi?
Bu uygar mi?
Biz yiyemiyor iken senin kürkünün bile yemediğini,
Sizin polisiniz silahını çekip güpegündüz ortalıkta vuramaz dilediğini!
Medya, basın, hukuk, asker hepsi sizin için çalışırken,
Aslen güneş bile üzerine doğuyor bu çocukların.
İşe gidip geliyolar canlarına taammüden
Silahınızı kin!
Bu çektiğimiz bizim günahımız değil,
Planınız iyi!
Ben bilmem bunun inananı kim?
Lakin bilirim, gel
Silahımız dil!’
SUSAMAM – SERVER URAZ – HUKUK
‘Ben sesiyim kayıp kuşağın,
Sansürü olamam ayıp fotoğrafın.
Takımımı bu mezardan çıkarabilmek için daima gözlerim açık, uyanık ayık gezdim.,
Sopa, bıçak ne muharrir ki? Zayıf hepsi!
Öncelikle olmalı akıl keskin
Sabır beynimi yiyip bitirirken yağmur üzere yağanları yakıp geçtim!
Müzik yapmak dışında bir bok yemedim!
Polis bir şeyleri sorun edip
Tekrar duruşmadayım sen konsere git.
Ben tıpkı kadro elbisemle 10 yıldır.
Biri dönüp desin bana “Çaban boş yere değil”
O gün kalbimi, ruhumu tam vereyim ancak
Yargı gelip arıyor bedeli.
Yaşıyorum cehennemi, yanıyor vücudum.’
SUSAMAM KELAMLARI – BETA – TÜRKİYE
‘Merhaba Türkiye,
Bende var hüviyet
Yaşamaya çalışıyoruz hasbelkader gitmeden katakulliye.
Ekrana süs diye çıkan şarlatan, daima fanatik biri!
Fesatlık, berbat niyet salgın üzere,
Eder daha manipüle!
Bu bir temsil ya da piyes!
Bu uçaksa bu türbülans!
Komşumuzdu Suriye
Artık bu gemideki vatandaş mı? (Yurttaş mı?)
Huzurda değil meyyit bile topraktakilerin ahı var.
Yalnızca gazeteydi ‘Hürriyet’
Sen olabildiğince özgür ol!’
SUSAMAM KELAMLARI – TAHRİBAT-I İSYAN – İSTANBUL
‘Hepimizi bi’ lokmada yutuveriyor.
Pis boğazlı İstanbul!
En iyi vakitleri törpülüyor.
Çözülemeyen gizemli esrar bu!
Taşı toprağı altın (altın),
Eli verdim, kolu kaptı (saldır).
Ulaşım, eğitim, yargı (yardım),
Şeytan zehrini saldı (saldı).
Paranız olmalı ya da birileriyle aranız olmalı.
Kodamanlarda numaranız olmalı,
Aksaray’da bir adamınız olmalı,
Bizim yatımız katımız bi’ de yalımız olmadı.
Kumbaramız dolmadı da bununla doğmadım.
Ki metropolde biraz gayenin olmalı.
Yapan olmadın, yakıcam ormanı.
Beton ormanda hayvan olman olağan.
Tutsak göz altların tekrar morlar.
Yönetenler çağ dışı dinozorlar.
Bu ormanda herkese nazaran rol var.
Sustukça sıra sana gelecek!
Aydın beyinleri bekliyor karanlık gelecek.’
SUSAMAM SÖZLERİ- SOKRAT ST. – EĞİTİM
‘Mezun olacağım.
Cash para, diploma ver bana.
Para yoksa ter dökmeliyim.
Eğitimde fırsat eşitliğini fırsata çeviren bir üniversiteliyim.
Ben mezun oldum.
Yarattığınız sistem yüzünden bir serseriyim.
Ben mezun oldum.
Ya kasiyer olayım ya da sinemada sana yer göstereyim.
Sokak başı üniversite fakat köy okulları çok zıtta,
Başa gelenin ideolojisi neyse o anlatılır her derste.
Varlıklı, yoksul farklı,
Torpile ya da parasına nazaran kayırır.
Eğitim sanayidir.
İnşaattan rant sağlamakla aynı!
Kiminin kitap alacak bir parası yok.
Öğretmen atanacak lakin ‘arası’ yok!
Milletvekili bir tanıdık mı, wow!
Bari bir köy okulunun yardımına koş.
Her tarafı kaos,
Sen de biraz boğuş
Bu gece uyudu zorla çocuk,
Okula gidecek.
Yol yap.’
SUSAMAM KELAMLARI – OZBİ- SORGULAMAK
‘Neden bu gök, bu yıldızlar, bu galaksiler, gezegenler
Neden, neyden bu cihan?
Neyden bu dünya?
Neden ben, neden sen, neden biz?
Sorgula, hele bi’ sor lan bir,
Neden ben varım?
Nereden geldim ve neden bir beşerim?
Nasıl oldum? Nasıl olduk? Nasıl oluyor?
Nasıl mana kattık? Nasıl doluyor bu baş?
Neye tapınıyor hayat kimi kayırıyor?”
Hasat ne doyuruyor hesap.
Anlasak, anlatıp her şeyi kavrasak da len,
Anlamak mı yasak olabilir.
Fakat yalnızca bir karşılığı yok bir sürü yanıt var koş git karşılık orta.
Peşine düş kesinlikle ispat orta.
Ruhunu demle daima yakıt orta lan!
Kalbini tut ve de buna şahit orta.
Haydi nefesini gör ve git sanat orta,
Sorgula sorgula atomları,
Işık suratını düşün ve de git kanat orta sonra.
Uç uçabildiğin kadar.
Uçabildiğin kadar,
Uçabildiğin kadar uç.
Uçabildiğin kadar uç.
Bırak kendini.’
SUSAMAM KELAMLARI – DENİZ TEKİN – BAYAN HAKLARI
‘Ben bilmem hiç kendimi korumak zorunda kalmadım.
Bilmem ben bir çocuğu düşünmek zorunda olmadım.
Hiç evlendirilmedim.
Meskende dayak görmedim.
Kendi konutumda kendi odama zorla hapsedilmedim.
Sözlerinizi kusmadım.
Yurdumdan edilmedim.
Nefretinizle yanmadım.
Yakılarak can vermedim.
Hiç kardeşim olmadı.
Hiç ağabeyimden korkmadım.
Okuldan alınmadım.
Ben hiç öldürülmedim.’
SUSAMAM KELAMLARI – YEİS SENSURA & SEHABE – BAYAN HAKLARI
‘Kadına el kalkmaz ulan beyinsiz!
Erkeksin lakin insan değilsin.
Aslında o en iyiye layık.
Bayana şiddete hayır.
Ülkede erkek neden en üstte minibüste, meskende ya da metrobüste?
Taciz şiddeti hiç bitmiyor.
Kınamakla falan iş bitmiyor.
Ah, adam olamadınız bu kalıbının adamı mı para babalarınız
Beşiktaş’ta beş tokat, leş hareketler,
Cebi dolu ciğerin beş para etmez.
Yaşadığın baş ne? İnsan mısın?
Biz utandık ulan! İnsan mısın?
İnsan mısın?
Bu hale nasıl gelir insan? Nasıl?’
SUSAMAM KELAMLARI – ASPOVA- DÜNYA
‘Düşerim derinlere.
Dünya, dönsün başım üzere.
Aklımı kaybederek hayal,
Nefesim, iç sesim…
Düşerim derinlere.
Dünya, dönsün başım üzere,
Aklımı kaybederek düş,
Nefesim, iç sesim…
Düşerim derinlere.’
SUSAMAM KELAMLARI – DEFKHAN – GURBET
‘Kaptı başımı çarptı duvara.
Beni muhafazası gereken cildime bastı cigara.
Kaldırdı geri bütün derileri kattı dumana.
Yattım falaka motherfucker bu mu yargı burada?
Hangi kurala denk? (denk)
Cenk için hazırım, karışır her yer.
Öğretilen bu işte.
Şiddeti sevmek ve ipleri germek.
Bak Almanya buz üzere morg.
Bana sor sana diyeyim.
Gençlerin birçoklarında amfetamin, tilidin ya da weed, kokain ya da speed, crack!
Sana nazaran hoş ancak bana nazaran değil.
Bana nazaran değil, kafana nazaran yürü bas mayına geber.
Ederi kaç? Kaç? Kaç?
Kaç paraya bedel?
Kâfi artık dönme teker üzere.
Dost ol kâfi bana.
Geliyorsan dosdoğru gel.’
SUSAMAM KELAMLARI – ŞANIŞER – HAYVAN HAKLARI
‘Bir kap su ver çok mu sıkıntı?
Vicdanlı ol be lanet!
Anlamak istemiyorsun ancak bütün bu canlar sana bana emanet.
Lan bir düşün:
‘Soğukta kışta dışarıda tek başına yaşıyorsun.
Lisanını anlayan kimse yok daima tehlike, daima felaket, daima afet’
Ademe bir türlü yaranamazlar.
Vicdana bakar paraya bakmaz.
Toplayıp ormana atmak tahlil değil.
Bunlar kurt değil, ormanda kendi başlarına yaşayamazlar
Onları sen savun, onlar kendi haklarını arayamazlar
Barınaklar dolu,
Memleket acı,
Seması kara,
Sokak hayvanlarına tecavüz etmenin, azap etmenin cezası para!
‘Büyük ahlaksızlıklar için büyük aptallar lazımdır’
Bütün beşerler hatalı değildir lakin
Bütün hayvanlar günahsızdır.’
Nakarat:
‘Gel, gül olur hapsolur bu hatalı cümleler!
Yenilir hiç olurum fark etmezler!
Susmam, susamam!
Korkma yanıma gel!
Gel, gül olur hapsolur bu hatalı cümleler!
Yenilir hiç olurum fark etmezler!
Susmam,
Susamam.’
SUSAMAM KELAMLARI – SOKRAT ST. – İNTİHAR
‘Gitme, gitme, gitme, gitme
Daha çok şeyi değiştirebiliriz bu hayatta.
İnat etme.
Hepimiz pes ettik vaktiyle.
Artık sık yumruğunu,
Sustur şu suskunluğunu.
Unutma kafan atınca nasıl da dimdik durduğunu.
İçin dışın nefret,
Gel,
Hiçbir şeyi yaşamak kadar sevme.
Sana bir dünya yaratamam da elini fiyatım elbette.
Varsın herkes terk etsin seni.
Sen dünyayı terk etme.
Seni yargılamıyorum.
Acını tam olarak anlamam mümkün değil biliyorum.
Kaldıramadığım yükleri bırakıp kendi yolumdan gidiyorum ben.
Sen de aynaya bak lütfen.
‘Seni seviyorum’ de.’
SUSAMAM KELAMLARI – AGA B – FAŞİZM
‘Ey! Faşizm ne mi?
En amiyane tabiriyle faka basacağız.
Beynelmilel el birliğiyle,
Tek bildiğiniz siz
Ve de pek çok kazanın asıl sebebi çok hırs.
Bu hırs bir ebedi his.
Konutta eşine kız,
Sokakta kriz,
Fıss, tokakla köpeği,
Cins ise değil de miks ise alışılmış.
Akılsız, ey!
Kendinden çalan hırsız!
Polisten tırs, ey!
Ol ister sistem.
Hiç çiğ sığ birey.
Bir neyin ne olduğunu,
Bi’ de bizi bil.
Biz façası pis de eli pak bir kuşağız.
Bu işin selesi siz de,
Tekeri gidonu biz.
Ey, e bir tabi biz de biz üzere bir jenerasyonun peşindeyiz.
Ey, bu tek emelimiz hürmet, tohum.
Torun, ayna ol.
Korku bol da yol.
Ey, tam da bu.
Ya boğul ya doğ.
Tonla yanlışa, gırla hakikat.
Olsun torun, hürmet tohum.’
SUSAMAM KELAMLARI – MİRAC – SOKAK
‘Yüzüne bakamam yüzüm düşer o yerlere.
Ayakları çıplakken gözleri dalar düşlere.
Başı önünde fakat vücut çıkıyor sefere.
Yok mecal dizinde.
Bak, her bir günü sürgüne,
Kaçamıyor kovalıyor zalimler.
Ele güne, ele bakıyor o gözler.
Kodamanın parasını ateşe ver.
Ve de koyduğumun egosunu bi’ yere ser.
Sokağa bakanın ismini değil,
Yoksulumun, yetimimin ismini ver.
Zabıtaları seyyara değil,
Gökdelenlere gönder.’
SUSAMAM KELAMLARI – MERT ŞENEL
‘Fırtınadan kopup giden kısımların bir tanesiyim.
Fazla yol almış ve yıpranmış.
İçimde neler dönüp durur anlatsam tanımı yok.
Bazen evsiz bir çocuğun hikayesiyim.
Fırtınadan kopup giden kolların bir tanesiyim.
Fazla yol almış ve yıpranmış.
İçimde neler dönüp durur anlatsam tanımı yok.
Bazen evsiz bir çocuğun hikayesiyim.’
SUSAMAM KELAMLARI – KAMUFLE – TRAFİK
‘Can pazarı, otobanlar can pazarı
365 günün riskli,
Bitmiyor gamsız magandası.
Öde kan parası.
Bir kaza bayrama matem düşürür.
Yürek dağlar acılar eforu.
Bir sela çınlar kulaklarında,
Hiç dinmez yarası.
Trafik terörüne eşlik eder alkol, şiddet, sürat tutkusu,
25 yaşında yüz binlik otomobile binen gençlerin yok korkusu.
Evvel emniyet sonra müsamaha,
Sabır, selamet gerekiyor insan.
Ufacık bir kusur her şeyi karartır inan yok dönüşü.’
Haberler.com
