Bir halı fabrikasında çalışan işçi M.M.B, iş yerinde belirtilen “telefon kullanmama” kuralına uymadığı gerekçesiyle işten çıkarıldı. Hukuk uğraşı başlatan M.M.B, avukatı aracılığıyla iş mahkemesine başvurdu.
4. İş Mahkemesinde görülen dava, yargılamanın akabinde tamamlandı. Emekçiyi haklı bulan mahkeme, patronun 10 bin lira tazminat ödemesine hükmetti.
İrtibat özgürlüğünün, anayasal hak olduğu belirtilen kararda, şu tabirler yer aldı:
“Her ne kadar çalışanlar, iş yerinde telefon ile konuşmasının ve kullanmanın yasaklandığını bilerek işe alınsa dahi, öncelikle tüm çalışanlar yerine seçili çalışanlara bu uygulamanın yapılması hakkaniyete alışılmamıştır. Ayrıyeten işini layıkıyla takip ederken her kişinin şahsî olarak görüşme ve haber alma hakkı bulunmaktadır. Bunun kısıtlanması anayasamızda düzenlenen kişilik haklarıyla dahi örtüşmemektedir.”
Çalışanın avukatı Abdulkadir Akıllar, AA muhabirine, patron tarafının telefon yasağını kabul ettiğini, kelam konusu yasağı mukavele ve disiplin talimatında belirtiklerini ve işe alınan çalışanın de bunu bildiği tarafında savunma yaptıklarını anlattı.
Akıllar, şunları söyledi:
“Hatta tuşlu telefonla girilebildiğini belirttiler lakin bu savunmaya prestij edilmemesi gerektiğini savunduk. Mahkeme de yargılamadan sonra işe girerken telefonla girişin yasaklanamayacağını, bağlantı, haber alma özgürlüğü kapsamında olduğunu, bu hakkın kısıtlanmasının anayasaya karşıtlık teşkil edeceğini vurguladı ve emekçiyi haklı buldu. Bir uygulamanın iş mukavelesinde geçmiş olması yahut disiplin talimatında yazılmasının tek başına yeterliği olmadığı, daha geniş açıdan bakılarak, anayasaya, kanunlara uygun mu formunda irdelemenin gerekliliğini mahkeme bize göstermiş oldu.”
Haber7
