Son dakika haber! 19 HASTALARI YAŞADIKLARINI ANLATIYOR – Koronavirüsü yenen Of Devlet Hastanesi Başhekimi Uysal,…
Trabzon’da yeni tip koronavirüse (Kovid-19) yakalanan ve tedavisinin tamamlanmasının akabinde tekrar misyonuna dönen Of Devlet Hastanesi Başhekimi Opr. Dr. Şaban Uysal, herkese kesinlikle maske takmaları ve hijyen kurallarına uymaları daveti bulundu.
Uysal, sıhhat çalışanının Kovid-19 ile çabada yüksek riskli ortamda özveriyle çalışmalarını sürdürdüğünü söyledi.
Her vakit bu riskin farkında olduklarını, virüsü kapma kaygısını taşıdıklarını belirten Uysal, önlemlere uymaya azami itina gösterdiklerinin altını çizdi.
Uysal, hastanedeki odasında meslektaşı ile çay içtiği sırada yaklaşık 15 dakika maskesini çıkardığını, bu kişinin kısa bir müddet sonra telefonla arayarak Kovid-19’a ait birtakım belirtileri hissettiğini kendisine ilettiğini aktardı.
Bu ihtar üzerine eşi ve iki çocuğu ile yaşadığı meskenine gitmediğini, kayınvalidesine ilişkin kimsenin bulunmadığı meskende kendini izole ettiğini anlatan 47 yaşındaki Uysal, meslektaşının Kovid-19 testinin müspet çıkmasının akabinde kendisinin de test yaptırdığını tabir etti.
Uysal, test sonucu çıkana kadar kimseyle temasta bulunmadığını, izole olduğu konuta gerekli muhtaçlıklarının ailesi tarafından ulaştırıldığını kaydetti.
Kovid-19 testinin olumlu çıkmasının akabinde tedavisine başlandığını anlatan Uysal, 15 gün meskenden dışarıya hiç çıkmadığını söyledi.
Genel cerrahi uzmanı Uysal, öksürük, halsizlik, iştahsızlık, tat alamama, çenede titreme, boğaz ve kas ağrısının yanı sıra şiddetli baş ağrısı da yaşadığını, ateşinin ise yükselmediğini lisana getirdi.
Sigara kullanmamasına karşın hastalığın ağır seyrettiğini, bu süreçte kendisini en fazla baş ağrısının zorladığını aktaran Uysal, hekiminin teklifiyle ağrı kesiciyi damar yoluyla almaya başladığını belirtti.
İzolasyon mühletince 4 kilo veren Uysal, hemşire olan eşinin sabah akşam gerekli tüm önlemleri alarak kendisine serum takmasına karşın baş ağrısının azaldığını lakin geçmediğini, yapılan ilaç değişikliğinin akabinde baş ağrısından kurtulduğunu anlattı.
“Bu süreçte insanın en çok da sabra muhtaçlığı oluyor”
Kuvvetli izolasyon sürecinde özgürlüğün ne demek olduğunu bir sefer daha anladığının altını çizen Uysal, herkese kesinlikle maske takmaları ve hijyen kurallarına uymaları tavsiyesinde bulundu.
Uysal, bu süreçte en büyük kaygıyı, virüsü eşine, 7 ve 9 yaşlarındaki oğullarına bulaştırmış olma ihtimali nedeniyle yaşadığını, üçünün de testlerinin negatif çıkması ile rahat bir nefes aldığını vurguladı.
Hastalıkla çaba sırasında kaygı, hüzün ve memnunluk üzere farklı hisler yaşadığını anlatan Uysal, bu süreçte insanın en çok da sabra muhtaçlığı olduğuna dikkati çekti.
Uysal, hastalıkla çaba noktasında devletin alandaki varlığını daima hissettiğini lisana getirerek, polisin izolasyona uyulup uyulmadığını denetim ettiğini, aile tabibinin her gün telefonla arayarak sıhhat durumunu sorduğunu, filyasyon gruplarının de gerekli uygulamaları yaptığını kaydetti.
Kaldığı konutun önüne gelen çocuklarının daima kendisine, “Baba konuta ne vakit geleceksin?” diye sorduklarını belirten Uysal, “Değişik hisleri yaşamış olduk. Bu biçimde hayatın pahasını, hayattaki kimi şeylerin çok da başa takılmaması gerektiğini, izolasyon kurallarının ne kadar kıymetli olduğunu yaşamış oldum. Çok şükür bu halde aileme, işime döndüm.” dedi.
“Virüse karşı galip geleceğimize inanıyorum”
Şaban Uysal, maske takmanın kıymetini tekrar vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Maskelerimizi çıkarmamamız lazım. Virüsten korunmak için maske kullanmak çok kıymetli. İzolasyon sürecinde, ‘Acaba çocuklarıma sarılabilecek miyim, onların elini tutabilecek miyim, dışarıya çıkıp güneş altında yürüyebilecek miyim’ diye bütün bunların hasretini çektim. Sıhhat çalışanı olarak bir kere daha sorumluluğumuzun fazla olduğunu hatırlamış oldum, devletimizin de gücünü alanda görmüş oldum. Bu çabaya daha fazla katkı nasıl sunabilirim diye artık kendi kendime düşünüyorum.”
Kovid-19 geçiren 18-60 yaşlarındaki erkek hastalara immün plazma bağışlamaları davetinde bulunan Uysal, şunları kaydetti:
“Kovid-19’un spesifik, tek bir tedavisi yok. Şu anda uygulanan tedaviler, yararı olduğu düşünülen tedaviler ve uygulamalar. Çok şükür ben onlardan yarar gördüm, görecek olan birçok hastalarımız olacak ancak ağır bakımda son dermanı plazma olan vatandaşlarımız var. Tahminen yakınlarımız var, tahminen de onların yerinde biz olacağız, münasebetiyle bunu düşünerek bu hastalığı geçiren tüm vatandaşlarımızın plazma bağışçısı olmasını istiyorum. Bu mevzuda Türk Kızılayın ‘Virüsü değil, iyiliği yayın’ sloganını çok beğeniyor ve destekliyorum. Ben de bağışçı olacağım zira kimin başına ya da kimin yakınının başına geleceği belirli değil. Bu bir iyilik hareketi, bu mevzuda vatandaşlarımızı hassas olmaya davet ediyorum.”
Uysal, hastalığın herkesin başına gelebileceğini belirterek, “Bu süreci sabırla sükunetle, metanetle atlatmamız gerektiğini düşünüyorum. Herkes belirlenen kurallara uymalı. Bu hem vatandaşlık vazifemiz hem de sorumluluğumuzdur. Bunu yaptığımız takdirde ülkemizin virüse karşı galibiyeti olacaktır. Virüse karşı galip geleceğimize inanıyorum.” sözünü kullandı.
Son Dakika Haberleri – Son Dakika Haber – Yeni Haberler
Kaynak: AA
Haberler.com
