Son günlerde Türkiye gündeminin üst sıralarda yer alan unsurlarından biri Oruç Reis gemisiydi. Doğu Akdeniz’de çalışmalar yürüten bu gemide neler olup bittiğini ise geminin kaptanı Cankat Uzşen anlattı. Uzşen, Türkiye ile Yunanistan ortasında tansiyonun tepe yaptığı günlerde ise eskort misyonunu yürüten Deniz Kuvvetleri’ne ilişkin gemiler için “Türk donanmasına ilişkin 6-10 ortasındaki ayrıyeten geminin ayrıyeten bizimle birlikte vazifeye gitmesiyle birlikte, moral ve motivasyonumuz ekstra yükselttiğini gördük” diye konuştu.
MTA Oruç Reis sismik araştırma gemisinin kaptanı Cankat Uzşen, daha evvel birçok gemide vazife aldığını belirterek, “Farklı ülkelere gidince onların sismik araştırma ve sondaj gemilerini görünce sanki bir gün bizim devletimizin de bu türlü gemileri olur mu diye düşünürdük. Bunu hayal ederdik. Sonrasında devletimizin ‘Ulusal Güç ve Maden Politikası’ çalışmalarıyla bu gemilere kavuştuk.” dedi.
“54 KİŞİ DAIMA GEMİDEYDİ”
Uzşen, Oruç Reis gemisiyle Doğu Akdeniz’de devam eden misyon sürecine ve yaşananlara ait AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu. Demre-1 lokasyonuna 9 Ağustos’ta hareket etmeden evvel 35 günlük ağır çalışma programı için geminin Antalya Limanı’na geldiğini anımsatan Uzşen, burada kumanya, gereç, yakıt ve su ikmalleri yapıldığını söyledi.
Uzşen, işçi ortasında da dönem teslimin yapılmasının akabinde 10 Ağustos’ta Navtex (Denizcilere Duyuru) iletisiyle proje alanına intikal edildiğini anlattı. Gemide, kaptan, güverte ve makine zabitleri, gemi adamları ile jeofizik operasyonlarında vazifeli teknik çalışanla toplam 54 kişi olduklarını aktaran Uzşen, “Ekip daima gemideydi rastgele bir değişim olmadı. Pandemi sürecinde kurumumuz gerekli önlemleri aldığı için rastgele bir problem yaşamıyoruz. Gemiye katılırken yapılan sıhhat denetimleri, gemiye gelirken kurum tarafından servis ayarlanması üzere uygulamalarla biz bu süreci rastgele bir badire yaşamadan atlattık.” diye konuştu.
“MAVİ VATAN’DA MISYON YAPMAK GURUR VE ONUR”
Uzşen, gemide 12’şer saat çalışacak halde iki vardiya nizamının uygulandığını belirterek, yapılan işin hassasiyetinin göz önünde bulundurulduğunu ve bu nedenle dinlenmenin çok değerli olduğunu vurguladı.
Bilhassa mesai saatlerinde uyku tertiplerine çok dikkat ettiklerinin altını çizen Uzşen, “Gemimiz tüm memleketler arası sularda çalışan sismik gemilerdeki imkanlara sahip. Çalışanımız televizyon seyredebiliyor, dinlenme salonunda oturup çeşitli oyunlar oynayabiliyor. Kütüphanemiz, masa tenisimiz ve spor salonumuz var. Ayrıyeten internete erişim imkanımız var. Tüm işçimiz istirahat saatlerinde tüm bunlardan sınırsız formda faydalanabiliyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Kaptan Uzşen, “Mavi Vatan” olarak kabul ettikleri bölgede vazife yapmanın değerine işaret ederek, şöyle devam etti “Bu bölgede Türk Silahlı Kuvvetlerimizin aldığı önlemlerle yaptığımız operasyonlarda, rastgele bir müdaheleye devletimiz tarafından müsaade edilmedi. Bu süreç donanmamızın bizimle olmasıyla gemi çalışanları ve bizler için ekstra bir motivasyon kaynağı olmuştur. Bizler de misyonumuzu layıkıyla yerine getirmeye çalıştık. Hiçbir halde en ufak bir tasamız dahi olmadı. ‘Mavi Vatan’ olarak kabul ettiğimiz bölgede misyon yapmak bizim için gurur ve onur problemi.”
“PLANLI BAKIMIN AKABINDE ÇALIŞMAYA DEVAM”
Rutin olarak 35 günlük dönemin sonrasında planlı bakım ve tavır çalışmalarının akabinde yapılacak testlerle operasyonlara hazırlandıklarını söz eden Uzşen, “Bu planlı bakım ve tavır çalışmaları yapılıp ikmaller ve işçi değişimi tamamlandığında Antalya açıklarında test seyri yapacağız. Ardından kurum talimatıyla çalışmaya devam edeceğiz.” tabirlerini kullandı.
Oruç Reis gemisinin kaptanı Cankat Uzşen
Uzşen, 2010’dan beri uzun yol kaptanı olarak çalıştığını belirterek, kelamlarını şöyle tamamladı: “Çalıştığım gemiler içinde yabancı ve Türkiye bayraklı gemiler vardı. Farklı ülkelere gidince onların sismik araştırma ve sondaj gemilerini görünce sanki bir gün bizim devletimizin de bu türlü gemileri olur mu diye düşünürdük. Bunu hayal ederdik. Sonrasında devletimizin ‘Milli Güç ve Maden Politikası’ çalışmalarıyla bu gemilere kavuştuk. Kavuştuktan sonra bunlara bakarak sanki bir gün bizlere nasip olur mu Oruç Reis’te çalışmak derdik. Çabaladık, çok çalıştık, mesleğimizde yanlışsız halde ilerledik. Bu sayede artık buradayız. Bu, benim ve çalışanımız için büyük bir talih.”
DÜNYADAKİ 5-6 ARAŞTIRMA GEMİSİNDEN BİRİ
Yüzde 90 yerli tasarım, personellik ve entegrasyonu olan Oruç Reis gemisi, kıta sahanlığı ve doğal kaynak aramaları başta olmak üzere her türlü jeolojik, jeofizik, hidrografik ve oşinografik araştırmaları gerçekleştirebiliyor.
Tam donanımlı ve çok hedefli dünyadaki 5-6 araştırma gemisinden biri olan gemide, 2 ve 3 boyutlu sismik, gravite, manyetik olarak jeofizik araştırması yapılabiliyor. Gemi, 8 bin metre derinliğe kadar 3 boyutlu, 15 bin metre derinliğe kadar iki boyutlu sismik operasyonları gerçekleştirebiliyor.
YUNANİSTAN’LA TANSIYONUN TEPE YAPTIĞI GÜNLERDE NELER YAŞANDI
Öte yandan Cankat Uzşen, Türkiye ile Yunanistan ortasında Doğu Akdeniz tansiyonunun tepe yaptığı günlerde neler yaşadıklarıyla ilgili de NTV’nin sorularını yanıtladı. Uzşen, kendisine yöneltilen sorulara şu yanıtları verdi:
-Tansiyonun yükseldiği vakitler oldu siz denizdeyken. Şunu açıklıkla söylemek gerekiyor, Türkiye ve hatta dünyanın gözü bir manada sizin geminize kilitlendi. Herkes ne olacak diye merak etti. İşte vakit zaman Ankara Atina ortasında gerginlikler yaşandı. Birtakım tacizler olduğunu biliyoruz. F16’lar havada uçtu. Siz gemininin içerisinde o esnada neler yaşıyordunuz? Bu türlü bir ortamda gemide olmak nasıl bir histi bu türlü bir ortamda?
Ben evvel genel bir bilgilendirme yapayım sonra da o hususa açıklık getireyim. Öncelikle sismik araştırma gemilerinde faaliyetleri sırasında iki tane sivil, ayrıyeten muhafaza ve takviye gayeli açık deniz romörkorü eşlik ediyor. Bizim durumumuzda birtakım ülkeler bölgemizi sıcak çatışma alanı olarak isimlendiriyor lakin bizim Mavi Vatan olarak kabul ettiğimiz bölgede, birebir halde Türk Silahlı Kuvvetlerimizin aldığı tedbirler ve önlemlerle birlikte, operasyonumuz sırasında rastgele bir meşakkat yaşanmadı. Devletimiz de rastgele bir hadise yaşanmasına müsaade etmedi.
-Donanmayla birlikte hareket eden bir Oruç Reis gemisi vardı, bu herhalde bir özgüven vermiştir çalışanınıza, o manada psikolojinizi nasıl etkiledi?
Gemimiz 2 sivil dayanak ve müdafaa gemisiyle çalışıyor, dünya genelinde bu türlü uygulama ancak biz bunun dışında Türk donanmasına ilişkin 6-10 ortasındaki ayrıyeten geminin ayrıyeten bizimle bir arada misyona gitmesiyle bir arada, moral ve motivasyonumuz ekstra yükselttiğini gördük.
Kaynak: Anadolu Ajansı / Murat Temizer
Haberler.com
