Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ayasofya’da kılınacak namaz ile ilgili: “Öyle zannediyorum ki ancak bin ila…

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cuma namazı sonrası basın mensuplarına yaptığı açıklamada, Ayasofya‘da kılınacak birinci namaz ile ilgili, “Korona virüs sürecindeki hassasiyetler dikkate alınacak yapılacak. Şu andaki haliyle o denli zannediyorum ki orada ama bin ila bin 500 civarında bir cemaat orada oluşabilecek” dedi. Ayrıyeten Azerbaycan‘a destek vereceklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz kardeş Azerbaycan’ı katiyetle yalnız bırakmayız” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Cuma namazını Hz. Ali Camii’nde kıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan namaz sonrasında kendisini bekleyen basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

“Öyle zannediyorum ki lakin bin ila bin 500 civarında cemaat oluşabilecek”

Ayasofya’da kılınacak birinci namaz ile ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “24 Temmuz’daki açılışla alakalı, işin davet kısmı büsbütün Diyanet İşleri Başkanlığı’na ilişkin. Diyanet İşleri Başkanlığımız gerekli olan davetleri yapacak. Camiye olan girişler denetimli olacak. Gerek X-ray gerek fiziki ara olsun, camideki yerleşim noktasındaki planları olsun. Bunların hepsi korona virüs sürecindeki hassasiyetler dikkate alınacak yapılacak. Şu andaki haliyle o denli zannediyorum ki orada fakat bin ila bin 500 civarında bir cemaat oluşabilecek. Bu davetlilerin içinde erkeklerin yanında bayanlar da olabilecek. En büyük avantaj saf dışarıda büyük bir açık yere sahip olmak. Bu açık ortamda da Müslümanlar orada o gün ibadetlerini yapabilecekler” dedi.

Ayasofya’nın açılışının akabinde yurt dışından gelen reaksiyonlar hakkında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yurt dışından gelen yansıların hiçbirisi bizi bağlamaz. Olumlu yansılar de var, olumsuz reaksiyonlar de var. Bunlardan bir kısmı zati şahsımla görüştüler. Ben de kendilerine gerekli karşılıkları verdim. Ayasofya’nın bu süreci bizim iç egemenlik sıkıntımızdır. İç egemenlik sıkıntımızla alakalı kimsenin rastgele bir müdahalede bulunması laf konusu olamaz. Müzeden aslına Ayasofya’nın tekrar cami haline dönüşmesi bu milletin en doğal en saf hakkıdır. ve bu gerçekleşmiştir. ve bunun gerçekleşmesi yalnızca Türkiye için değil Müslüman dünyası için değer arz eden bir mevzuydu. Zannediyorum ki bu yara şu anda tedavi edildiği için, bu türlü bir kararı da gerek Danıştay 10’uncu dairemiz, gerekse şahsımın onayıyla birlikte yürürlüğe girmiş olması bizim aslında tarihe bir borcumuzdu. ve bu borç ifa edildi, bu konumuna getirildi. Bundan ötürü milletçe mutluyuz, bahtiyarız. Bu bizim birliğimizin, beraberliğimizin, aslında Ayasofya’nın esaret zincirinden kurtulmasıdır. Bu zincir aslında sökülüp atılmıştır. Bizim gençlik yıllarımızın da en büyük hayaliydi. Kimse ‘bu siyasi bir retoriktir’ üzere kolay yaklaşımlara girmesin. Bu tam manasıyla şu andaki iktidarımızın ve iktidarımızla birlikte milletimizin bir hasretiydi. Bu tahassür tarafına gelmiştir ” biçiminde konuştu.

“Kurban Bayramı için bu türlü bir adım atmak biraz zor”

Kurban Bayramı’nda sokağa çıkma kısıtlaması olup olmayacağıyla ilgili haber veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kurban Bayramı için bu türlü bir adım atmak biraz sıkıntı. Ancak değerlendirmesini natürel Bilim Şurası yapacağı üzere, biz de Bilim Konseyi ile bunu paylaşabiliriz. Lakin Kurban Bayramı’nın özellikleri, hususiyetleri çok çok farklı. O gün kurbanlar kesilecek, herkes mahsusen de birbirini ziyaret ki bu yalnızca bayramda oluyor. Şu an için gündemimizde bu türlü bir durum yok” dedi.

“Biz kardeş Azerbaycan’ı katiyetle yalnız bırakmayız”

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının devamında, “Ermenistan işgalci. Ermenistan’ın işgali on yıllara sari. Nahcivan işgal altında ve Minsk üçlüsü 25 yıldır – 30 yıldır bu işi masada bırakmıştır. Hala çözmemiştir, çözememiştir. Olağan işin bu noktalara geleceği de muayyendi. Şu anda da Ermenistan mütemadi Azerbaycan’ın sivil kesimlerini ateş altında tutuyor. Oralara hücumları var. Bu taarruzlar neticesinde de natürel ki Azerbaycan da kendilerine düşen, mahsusen topraklarının müdafaası, adeta kendi halkının müdafaasına yönelik adımları atmıştır.

Biz kardeş Azerbaycan’ı katiyen yalnız bırakmayız. Kardeş Azerbaycan’a sonuna kadar da desteğimizi vereceğiz. Ben sayın Aliyev ile görüşmelerimi yapıyorum. ve ben görüşmelerimi yaptığım üzere, en son dün oradan bir heyeti de Türkiye’ye gönderdiler. Bu heyet de savunma bakanım, kuvvet komutanlarımızla etraflıca görüşmeler yaptılar. Ben de kendileriyle bir telefon görüşmesi yaptım. Azeri kardeşlerimizin Kafkas savaşında olduğu üzere bugün de yanındayız, yanında olacağız” biçiminde konuştu.

Libya’daki son gelişmeler hakkında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz şu ana kadar Libya’da hangi sorumluluğu aldıysak bundan sonra da bu sorumluluğumuzu motamot devam ettireceğiz. ve Libyalı kardeşlerimizi yalnız bırakmayacağız. Bizim Libya ile olan ilgimiz 500 yılı aşkın bir vadeyi kapsayan bir bağdır. Bu devirde de askeri eğitim işbirliği mutabakatımızı Libya ile yaptık. ve yeni bir muahedeyi da BM’yi de devreye sokmak suretiyle yapmak üzereyiz. Bu mevzuda Libya da çalışmalarını yürütüyor. Lakin Mısır’ın burada attığı adımlar, münhasıran darbeci Hafter’in yanında konum alması bir kere illegal bir sürecin içinde olduklarını gösteriyor. Hele hele Abu Dabi’nin bu darbeciye çok önemli silahlar, paralar aktarması bunların hangi konumda olduğunu gösteriyor. Bir tarafta legal Sarrac idaresi var, bir tarafta darbeci Hafter idaresi var” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan kıdem tazminatı çalışmaları hakkında, “Bu yeni periyoda aktarılan bir şey. Kendileriyle görüşmelerimiz, gerek bakanlık gerek şahsım olarak devam edecek. Kıdem tazminatı hususunda bu işi adil bir konuma getirmeden bu adımı bu formuyla atmak adil değil, akıllıca değil” halinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ortak devriyeye yapılan akına ait “Bizim oradaki devriye 20’yi buldu. Maatteessüf birtakım illegal güçler de var. Bu illegal güçler bu süreci vakit zaman meşakkate uğratıyor. Onu da tabi bir arada Rus devriye güçleriyle engellemeye çalışıyoruz” dedi. – İSTANBUL

Kaynak: İHA

Haberler.com