Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “İlk haberleşme uydumuzu 2022’de uzaya gönderiyoruz. Alternatif maliyetleri onlarca milyon dolar olan alternatif projeleri bir müddettir ülkemizde yürütecek kapasiteye aslında ulaşmıştık. Kendi ulusal siber güvenlik teknolojilerimizi geliştirmek suretiyle güçlü ve caydırıcı bir altyapı oluşturuyoruz. Mavi vatandan siber uzaya kadar her alanda egemenlik haklarımıza sahip çıkacağız” dedi.
“Çünkü bu marşın her satırı bize önümüze çıkan zorluklar karşısında nasıl davranmamızı gerektiğini anlatan iletilerle bezelidir. İstiklal Marşımız bir asır evvel millet olarak hürriyetimizi kazanmak, vatanımızı işgalden kurtarmak, kendimize yeni bir gelecek inşa etmek için vardığımız ulusal mutabakatın sözüydü. Bugün de birebir mutabakatla amaçlarımıza yanlışsız yürüyoruz. Türk milletinin binlerce yıllık devlet ve medeniyet davasını 10 kıtada yüreklere nakşeden İstiklal Marşımızı unuttuğumuz gün ayağımıza esaret prangası, boynumuza zillet zinciri vurulmuş demektir. İstiklal Marşımızda bayrağımızın, ezanımızın, özgürlüğümüzün timsali olarak yüceltilmesi, geçen asrın çeyreğinde verdiğimiz milyonlarca şehidimizin uğraşından ilhamladır. Bayrağı bez kesimi, ezanı hoparlör gürültüsü, toprağı taş ve kum yığını, vatanı anlamsız bir saplantı, şehadeti sıradan bir mevt olarak görenlerin İstiklal Marşı’nın manasını kavrayabilmesi elbette mümkün değildir. Biz, Asım’ın kuşağı dedikçe içlerini eza basanların, biz ‘tek millet, tek vatan, tek bayrak’ dedikçe yüzlerini buruşturanların, biz büyük ve güçlü Türkiye
“Kimi vakit açık, kimi vakit bâtın siber taarruzlara maruz kaldığımız için stratejimizi yerli ve ulusal bir anlayışla şekillendirdik”
Bugünkü kabine toplantısında ulusal siber güvenlik stratejisi ve aksiyon planının da görüşüldüğünü kaydeden Erdoğan, “Dijitalleşmenin ayrılmaz bir kesimi haline gelen siber güvenlik tüm dünyada üzerinde hassasiyetle durulan bahislerin başında geliyor. Güvenlikten sıhhate, eğitimden konutumuzda kullandığımız aletlere kadar her alanda hayatımızın ayrılmaz bir modülü haline dönüşen dijitalleşme ile birlikte siber tehditlerde büyük artış yaşanıyor. O denli ki ülkelerin fiziki hudutlarının korunmasıyla dijital altyapılarının ve datalarının korunması tıpkı derecede ehemmiyet kazanmıştır. Esasen savunma sanayi projelerimizin temel bileşenleri ortasında dijital sistemler birinci sıralarda yer alıyor. Birebir biçimde günlük hayatımızı kolaylaştıran teknolojilerin çabucak hemen tamamı dijital altyapılarla çalışıyor. Devletler vatandaşlarının can ve mal güvenliği yanında dijital bilgilerini ve aldıkları hizmetleri de korumak mecburiyetindedir. Yaklaşık 7 yıl evvel kurduğumuz Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi ile bu doğrultuda birinci adımı atmıştık. Aktüel muhtaçlıkları ve tehditleri dikkate alarak ülkemizin siber güvenlik siyasetlerini kapsamlı ve bütüncül anlayışla bilhassa yeni bir strateji oluşturma konusunda adımı attık. Son periyotta öteki alanlarla birlikte dijital altyapılar, siber güvenlik mevzularında kimi vakit açık, kimi vakit bâtın siber taarruzlara maruz kaldığımız için stratejimizi yerli ve ulusal bir anlayışla şekillendirdik” diye konuştu.
“İlk haberleşme uydumuzu 2022’de uzaya gönderiyoruz”
Dijitalleşmeyle birlikte siber tehditlerde de artışlar yaşandığına dikkat çeken Erdoğan, “Esasen savunma sanayi projelerimizin temel bileşenleri ortasında dijital sistemler birinci sıralarda yer alıyor. Devletler vatandaşlarının can ve mal güvenliği yanında dijital bilgilerini ve aldıkları hizmetleri de korumak mecburiyetindedir. Birinci haberleşme uydumuzu 2022’de uzaya gönderiyoruz. Alternatif maliyetleri onlarca milyon dolar olan alternatif projeleri bir müddettir ülkemizde yürütecek kapasiteye zati ulaşmıştık. Bu çalışmaları daha da ileriye taşıyoruz. Kendi ulusal siber güvenlik teknolojilerimizi geliştirmek suretiyle güçlü ve caydırıcı bir alt yapı oluşturuyoruz. Mavi Vatan’dan siber uzaya kadar her alanda egemenlik haklarımıza, sahip çıkacağız. Bu gayeyle Cumhurbaşkanlığı dijital dönüşüm ofisimizle, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımız öncülüğünde ilgili tarafların iştirakiyle uzunca bir müddettir yürüttüğümüz çalışmalarda sona gelinmiştir. Birinci evresi 2020- 2023 devrini kapsayan bu planda belirlenen faaliyetleri hayata geçirerek ülkemizin dijital alt yapılarını siber hücumlara karşı inşallah inançlı hale getireceğiz. Bununla kalmayacak Türkiye’nin bu alanda kendi eserleri konut firmalarıyla memleketler arası seviyede kelam sahibi olmasını da sağlayacağız. Ulusal siber güvenlik stratejisi ve aksiyon planımızın ülkemize güzel olmasını diliyorum” sözlerini kullandı.
“Türkiye olarak biz de bu maksatla çeşitli yerlerde toprak kiralamaya başladık”
Salgın periyodunda üzerinde en çok konuşulan mevzulardan birinin besin üretimi mesken temini olduğunun altını çizen Erdoğan, yaşanan kuralığın bu tartışmayı daha manalı ve kıymetli hale getirdiğini söyledi. Erdoğan, varsayımların dünyanın 2050 yılında 10 milyarlık bir nüfusun besin muhtaçlığını karşılamak zorunda kalacağını gösterdiğini bildirdi. Bu durumun refah artışı ve lojistik imkanların tesiriyle bugünkünden yüzde 60 daha fazla besin üretimi yapılmasına gereksinim duyulacağı manasına geldiğini söz eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugünkü anlayışla bir asır ortasında çok daha büyük farklar ortaya çıkacağı açıktır. Bugün 140 ülke öteki yerlerde toprak kiralamak suretiyle kendini geleceğe hazırlamanın uğraşı içindedir. Şimdiden kiralanan toprak ölçüsü ülkemizin yüzölçümünün üç katına ulaşmıştır. Bu bahiste en cazip yer bakir ve bereketli Afrika topraklardır. Toprak kiralamada maksat bugünün gereksinimlerini karşılamak değil yarım asır, bir asır sonrasının taleplerine hazırlık yapmaktır. Türkiye olarak biz de bu gayeyle çeşitli yerlerde toprak kiralamaya başladık. Bu türlü bir vizyonu, bu türlü bir sıkıntısı olmayanlar ülkemizin neden Nijer’de, Sudan’da toprak kiraladığını, öbür yerlerde benzeri arayışta olduğunu anlayamıyor. Yalnızca anlamamakla kalmıyor, bir de çıkıp bize ithamlar yöneltiyorlar. Dünyanın hiçbir yerinde hükümetlerin bu türlü ithamlara maruz kaldığını göremezsiniz. Zira oralarda ülkenin ve milletin üzerine ikbal hesabı yapan bir siyasi muhalefet anlayışı yoktur. Maalesef bu yıkıcı ve çapsız zihniyet yaptığımız barajlardan yollara, hastanelerden güç santrallerine kadar her bahiste karşımıza çıkıyor. Çiftçilerimizi, üreticimizi, insanımızı bize karşı kışkırtmak için tamamı palavra, tamamı yanlış, tamamı çarpıtma olan telaffuzlarla gündem oluşturmaya çalışan bu zihniyeti biz çok iyi tanıyoruz. Bu zihniyete karşılık vermek bizim için zul olmakla birlikte milletimize olan sorumluluğumuz gereği hakikatleri tekrar tekrar anlatmak mecburiyetindeyiz. Biz bu cahillerle dost değiliz, cahilliklerini ifşa edene kadar cahillerle muhatap olmaya katlanacağız” açıklamasında bulundu.
“Türkiye 18 yılda ziraî ulusal gelirini 37 milyar liradan 278 milyar liraya yükselterek Avrupa’da birinci sıraya yükseldi”
Türkiye’nin tarım alanında değerli bir yol kat ettiğini bildiren Erdoğan, “Türkiye’nin tarımda nerden nereye geldiğini anlatmadan evvel soframızda eksikliğini hissetmediğimiz, ekmeğimizi, aşımızı üreten eli nasırlı, anlı terli, yüreği imanlı, yüreği tertemiz çiftçilerimize şükranlarımı şahsım, milletim ismine sunuyorum. Üreticilerimize hakkını teslim etmek, emeklerinin karşılığını vermek için 18 yıldır çalışıyoruz. Türkiye’nin Avrupa’dan Asya’ya uzanan toprakları kendi imkanlarını karşılayacak bir imkan sağlıyor. Son periyotta yaptığımız altyapı sayesinde ülkemiz kıymetli bir ihracatçı pozisyonuna gelmiştir” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin geçtiğimiz 18 yılda ziraî ulusal gelirini 37 milyar liradan 278 milyar liraya yükselterek Avrupa’da birinci sıraya yükseldiğini bildirdi. Geçtiğimiz yıl 197 farklı ülkeye ziraî eser ihraç ederek, 18 milyar gelir elde edildiğini açıklayan Erdoğan, “Un ihracatında dünyada 1’inci, makarna ihracatında 2’nci sıradayız. Çiftçimize verdiğimiz takviyeleri bu devirde 12 kat arttırarak, bitkisel üretimimizi 124 milyon tonla cumhuriyet tarihinin en yüksek düzeyine çıkardık. Ziraî üretimdeki artış kendi kendine gelişmedi. Bunun için takviyeler yanında çok büyük sulama projelerini hayata geçirdik. Biz son 18 yılda sulama emelli 600 baraj, 423 gölet, bin 457 sulama tesisi yaparak milletimizin hizmetine sunduk” tabirlerini kullandı.
Erdoğan konuşmasının devamında şunları söyledi:
Kaynak: İhlas Haber Ajansı
Haberler.com
