Erdoğan: Nefret dilinin devlet başkanı seviyesinde teşvik edildiği vahim bir tabloyla karşı karşıyayız
CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, “Milyarlarca Müslümanın ömür hakkından adil yargılanma hakkına kadar temel özgürlüklerinin ayaklar altına alındığı, tabir hürriyeti kisvesi altında kutsal kıymetlerin aşağılandığı, nefret lisanının medya organları ve devlet lideri düzeyinde teşvik edildiği vahim bir tabloyla karşı karşıyayız” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ’10 Aralık İnsan Hakları Günü’ nedeniyle ileti yayımladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Kozmik Beyannamesi’nin kabul edilişinin 72’nci yıl dönümünde, tüm insanlığın 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’nü tebrik etti. Erdoğan, 72 yıl evvel daha adil, daha özgür, daha insan odaklı bir dünya ülküsüyle kabul edilen İnsan Hakları Üniversal Beyannamesi’nin milletlerarası topluma sorumluluklarını hatırlatan değerli bir doküman olma özelliğini hala koruduğunu belirterek, “Yönetim sistemini ‘insanı yaşat ki devlet yaşasın’ unsuru üzerine inşa eden bir ülke olarak, hayata geçirdiğimiz ıslahatlarla vatandaşlarımızın hak ve özgürlüklerini kısıtlayan pek çok pürüzü ortadan kaldırdık. Demokrasimizi güçlendirerek, hukukun işleyişini hızlandırarak, hak arama yollarını genişleterek ülkemizi hak ve özgürlükler alanında 18 yıl öncesine nazaran çok daha ileri bir noktaya taşıdık. Milletimizin talep ve beklentileri doğrultusunda, ortaya çıkan yeni muhtaçlıklar çerçevesinde ıslahat irademizi kararlılıkla sürdürüyoruz” dedi.
‘VAHİM BİR TABLOYLA KARŞI KARŞIYAYIZ’Erdoğan, İnsan Hakları Üniversal Beyannamesi’ne en büyük tehdidin, kültürel ırkçılık, yabancı zıtlığı ve İslam düşmanlığının oluşturduğunu belirterek, “Batı toplumlarında Covid-19 salgınıyla birlikte başta inanç ve ibadet hürriyeti olmak üzere beyanname ile teminat altına alınan vazgeçilemez hakların kullanımına yönelik manilerin arttığını görüyoruz. Milyarlarca Müslümanın hayat hakkından adil yargılanma hakkına kadar temel özgürlüklerinin ayaklar altına alındığı, tabir hürriyeti kisvesi altında kutsal pahaların aşağılandığı, nefret lisanının medya organları ve devlet lideri düzeyinde teşvik edildiği vahim bir tabloyla karşı karşıyayız. Üyesi olduğumuz tüm milletlerarası platformlarda bu tehditleri lisana getiriyor, ırk, din, lisan ayrımı gözetilmeden İnsan Hakları Üniversal Beyannamesi’nin tam manasıyla uygulanması için çaba veriyoruz. Birleşmiş Milletler tarafından İnsan Hakları Günü’nün bu yılki temasının ‘Daha iyi iyileş–insan haklarına sahip çık’ olarak belirlenmesini, bu bakımdan son derece isabetli buluyoruz” tabirini kullandı.’UMUT IŞIĞI OLMAYA DEVAM EDECEK’
Erdoğan, Covid-19 salgını sonrası tekrar şekillenecek dünyada tüm siyasetlerin insan hakları ekseninde yapılandırılması ve yaşanan adaletsizlikleri giderecek aktif düzeneklerin geliştirilmesi gerektiğini kaydederek, “Türkiye, tarihinden ve medeniyet kıymetlerinden aldığı ilhamla temel özgürlüklerin korunması için gayret etmeye ve İnsan Hakları Üniversal Beyannamesi ile bundan 72 yıl evvel teminat altına alınan haklarına hala kavuşamamış milyonlarca beşere umut ışığı olmaya devam edecektir. Bu niyetlerle, 10 Aralık İnsan Hakları Günü’nü bir sefer daha tebrik ediyor, gelecek günlerin tüm dünyaya sıhhat, barış, refah ve huzur getirmesini diliyorum” dedi.
Kaynak: Demirören Haber Ajansı
Haberler.com
