CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, “Ülkemize gelen aşıların kullanıma sunulabilmesi için gereken test süreçleri tamamlanır tamamlanmaz belirlenen öncelik sırasına nazaran uygulamasına geçilecektir. Perşembe yahut Cuma bu kampanyamız başlamış olacak” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başkanlığındaki Kabine toplantısı yaklaşık 4 saat sürdü. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde gerçekleşen toplantının ardından Erdoğan Millete Sesleniş konuşmasını yaptı. İktisatta aldıkları önlemlerle koronavirüs salgınının Türkiye ‘SALGINA BEL BAĞLAYAN KRİZ TELLALLARININ HİSSESİNE YENİDEN HÜSRAN DÜŞTÜ’Geçen yıl otomotiv piyasasının, bir evvelki yıla nazaran yüzde 61 büyümeyle 773 bine yaklaştığını söyleyen Erdoğan, 2020’nin birinci 11 ayındaki konut satışlarının da evvelki yıla nazaran yüzde 21,5 artışla 1 milyon 400 bine ulaştığını belirtti. Erdoğan, iktisattaki bu olumlu havanın, inanç endekslerine de yansıdığını, üçüncü çeyrekte elde edilen yüzde 6,7’lik büyüme oranıyla Türkiye’nin dünyada en süratli büyüyen iktisat olduğunu lisana getirdi. Borsanın 2020’de yatırımcısına yüzde 29 getiri sağlayarak dünya çapında en iyi performans gösteren piyasalardan biri olduğunu söyleyen Erdoğan, bu yılın birinci haftasında da borsa endeksinin yüzde 4,3’lük artışla rekor tazelediğine dikkat çekerek, “Salgın nedeniyle ihracat pazarlarımızda görülen önemli daralmalara karşın 2020 yılını ihracat açısından da hayli iyi tamamladık. Geçtiğimiz yıl ihracatımız 169,5 milyar dolar ile programda belirlediğimiz gayesi yaklaşık 4 milyar dolar aştı. Şimdi sayılar açıklanmadı ancak birebir formda 2020 yılı yeniden yüzde 0,3 olan büyüme gayemizi aştığımıza inanıyorum. Global iktisadın yüzde 4’ten fazla küçüldüğü kestirim edilen bir periyotta, Türkiye iktisadının büyümesi ekonomimizin gücünün sözüdür.” diye konuştu. Karadeniz’deki 405 milyar metreküplük doğal gaz keşfinin 2020’de iktisada en hoş armağanı olduğunu kaydeden Erdoğan, “Tüm bu gelişmeler sayesinde salgına bel bağlayan kriz tellallarının hissesine yeniden hüsran düştü. 2021 yılının yatırımın, üretimin, istihdamın, ihracatın arttığı ve sürdürülebilir bir büyümenin sağlandığı bir yıl olacağına inanıyorum. İnanç ve istikrar iklimini güçlendirerek kayıplarımızı telafi edecek daha büyük atılımların hazırlıkları içindeyiz. Yeni yılda önceliklerimiz fiyat istikrarı ve bir müddettir üzerinde çalıştığımız ıslahatlar olacaktır” dedi.’KASET KOMPLOSUYLA İŞ BAŞINA GELEN KELAMDA GENEL BAŞKAN’Cumhurbaşkanı Erdoğan, global problemlerin yol açtığı meşakkatlere karşın Türkiye’nin kararlılıkla yoluna devam ettikçe, önlerine yeni tuzaklar kurulmaya çalışıldığını belirterek, şunları söyledi: “Bunlardan biri de bir müddettir hiçbir rasyonel temeli olmadan başlatılan siyasi ve toplumsal kaos çıkarma uğraşlarıdır. Türkiye’nin huzurunu kaçırmak isteyenlerin aslında neye karşılık verdiklerini pek iyi biliyoruz. Bu uğraşlar vesayetin tesirinin kırılıp ulusal iradenin güçlendirilmesi konusunda kat ettiğimiz uzaklığa verilen karşılıklardır. Türkiye bu ülkede kimin Cumhurbaşkanı seçileceği konusunda milletin temsilcileri yerine vesayetin dayatmasının belirleyici olduğu günleri geride bırakmıştır. Artık bu ülkede Cumhurbaşkanı milletin yarısından fazlasının direkt iradesiyle belirleniyor. Böylesine büyük bir ihtilali hala içlerine sindiremeyenler sancılarını farklı manzaralar ve mazeretler altında dışa vuruyor. Şahsen kendisi bir kaset komplosuyla iş başına gelen partisi içindeki taciz, tecavüz, hırsızlık hadiselerini görmezden gelerek orada kalmayı başaran bir siyasi partinin kelamda genel liderinin sancısının sebebi de budur. Bunların kaygısı milletledir, ulusal iradeyledir, millletin tercihleriyledir. Bunlara oy vermeyen öğretmen kelamda öğretmendir, muhtar kelamda muhtardır, çiftçi kelam çiftçidir, hakim kelamda hakimdir. Her hafta toplumumuzun bir kesitini gayeye koyarak kendi çapsızlıklarını, parti içi skandallarını örtmeye çalışıyorlar. Türk demokrasisi millete ve onun temsilcilerini hakareti siyaset zanneden bu çukur zihniyeti hak etmiyor. Teröriste terörist demekten bile aciz bu kelamda genel lideri öncelikle CHP seçmeninin sağduyusuna sonra da aziz milletimizin irfanına havale ediyoruz.”‘DİKTATÖRLÜĞÜ MAZLUMLARA DAYATANLARIN SIRÇA KÖŞKLERİ BAŞLARINA YIKILDI’Siyasi ve toplumsal kaos denemelerinin yanıt verdiği bahislerden biri de Türk Milletinin Kurtuluş Savaşı’ndan bu yana en güçlü biçimde gösterdiği, istiklaline ve istikbaline sahip çıkma iradesi olduğunu belirten Erdoğan, “Terör örgütlerinin ülkemiz içinde ve hudutlarımız boyunca yaptığı hareketleri zımnî yahut açık halde destekleyenler, büyük ve güçlü Türkiye’nin inşasını engellemek için çırpınıyorlar. Ülkemizin kendi güvenliğini ve kardeşlerinin hakkını korumak için gerçekleştirdiği harekatların ruh dünyalarında yol açtığı sarsıntıyı işte bu biçimde dışa vuruyorlar. Bir periyot kendi topraklarına dahi sahip çıkmakta zorlanan bir ülkeden, bölgesel ve global seviyede saha ve masa hakimiyeti sağlayan pozisyona gelmiş bir ülke fotoğrafına geçmiş olmamızı kabul edemiyorlar. Siyasi ve toplumsal kaos denemeleri, salgının iyice ortaya çıkardığı global sistemdeki çarpıklıkların rol modellerinde yol açtığı derin sarsıntı karşısında paniğe kapılanların çırpınışlarının tabiridir. Varlık sebepleri olan sivil toplum görünümlü 5’inci kol tertiplerinin da medya görünümlü operasyon aygıtlarının da maskeleri birer birer düşenler paniğe kapılmışlardır. Uzunca bir mühlet demokrasi kılıfı altında en ilkel faşizmin, özgürlük kılıfı altında en yırtıcı diktatörlüğü mazlumlara dayatanların sırça köşkleri başlarına yıkıldı” dedi.’YENİDEN SİYASET VE TOPLUM MÜHENDİSLİĞİNE SARILDILAR, BAŞARAMAYACAKSINIZ’Cumhurbaşkanı Erdoğan, insanlığın ortak pahaları haline gelen kavramların içlerini kendi çıkarları uğruna boşaltanların, artık hiç kimseye diyecek bir kelamı, örnek gösterecek bir nizamı kalmadığını söyleyerek, “Dünün zalimlerinin bugün mazlum kisvesiyle karşımıza çıkarak sergiledikleri sinsiliği yüzlerine vurduğumuz için bize saldırıyorlar. İdeolojik saplantılarını, marjinal eğilimlerini, fıtrata alışılmamış sapkınlıklarını, terör örgütlerine payandalıklarını cilalı kavramlarla topluma dayatanlar için yolun sonu görünmüştür. Siyasi ve toplumsal kaos denemeleriyle 83 milyonun huzurunu kaçırmaya çalışanlar karşılarında hukuku bulmaya devam edeceklerdir. Cumhurbaşkanı olarak yasama, yürütme ve yargı gücünü milletimizi bu tehditlere karşı korumak için seferber etmek anayasal görevimdir. Türkiye’yi son on yıldır bölgemizdeki neredeyse tüm ülkeleri tesiri altına alan düzensizlik iklimine sürükleyerek iç çatışmalar ve dış müdahalelerle maksatlarından uzaklaştırmak isteyenleri daima hüsrana uğrattık. Ülkemizi yine kendi güdümlerine sokmak için kimi vakit vesayet güçlerini kimi vakit darbecileri kimi vakit terör örgütlerini kimi vakit iktisat tetikçileri kullandılar. Buna karşın Türkiye’yi dize getiremeyenler, açıkça söylemekten de çekinmedikleri formda artık tekrar siyaset ve toplum mühendisliğine sarıldılar. Bir sefer daha inanç ve kararlılıkla diyorum ki, başaramayacaksınız.” açıklamasını yaptı.’UMUTLARINI FELAKETLERE BAĞLAYACAK KADAR ZAVALLI HALE GELDİKLERİNE ŞAHİT OLUYORUZ’Milletin geçmişte tekraren maruz kaldığı felaketlerin müsebbiplerini deşifre ettiğini, tekniklerini çözdüğünü ve niyetlerini anladığını kaydeden Erdoğan şu bildirileri verdi: “Bu çaba döneminde milletimiz birlik ve beraberlik içinde hareket ettiğinde, ulusal iradenin üstünlüğünü hakim kıldığında, gerektiğinde canı kıymetine istiklaline ve istikbaline sahip çıktığında önünde hiçbir gücün duramayacağını gördü. Yasakçılıktan vandallığa kadar eski Türkiye’de çokça sahnelenen hiçbir senaryonun bugünün Türkiyesinde milletimiz nezdinde karşılığı yoktur. Gerçekten bu gerçeği fark eden kimi eski Türkiye artıklarının, umutlarını ülkenin başına gelecek felaketlere bağlayacak kadar zavallı hale geldiklerine şahit oluyoruz. Ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar Türkiye’nin demokraside ve kalkınmada 2023 amaçlarına ulaşmasını engelleyemeyecekler. Ne kadar çırpınırlarsa çırpınsınlar İstiklal Marşı’nda en hoş sözleriyle lisana getirilen milletimizin o yüreğindeki hürriyet ateşinin yine yükselmesinin önüne geçemeyeceklerdir. Ne kadar azgınlaşırsa azgınlaşsınlar ülkemizin tekrar yapılanan global siyasi ve ekonomik sistemde hak ettiği yeri almasına mani olamayacaklardır. Büyük ve güçlü Türkiye’nin silueti bariz hale geldikçe bu çeşit hazımsızlıkların, bu cins kaos çıkarma denemelerinin, bu tıp tuzakların artacağını biliyoruz. Hepsine de hazırlıklıyız. Yalnızca son 7 yılda sokakları karıştırmaktan türel ve askeri darbe teşebbüslerine, terörü azdırmaktan hudutlarımızı tacize kadar birçok saldırıyı göğüsleyen milletimiz Allah’ın müsaadesiyle bunları da tepeleyecek iradeye sahiptir. Biz de milletimizle birlikte son nefesimize kadar hak yolunda yürümeyi sürdüreceğiz.”‘TASARRUFU TEMEL ALAN BİR ANLAYIŞLA HAREKET ETMEK MECBURİYETİNDEYİZ’Dünyanın bir taraftan global ısınmanın yol açtığı sel baskınlarıyla öbür tarafa kuraklığın sebep olduğu su kıtlığıyla boğuştuğuna işaret eden Erdoğan, “Hepimiz birebir gemide olduğumuz için Türkiye de bu tabiat olaylarından etkileniyor. Bu yıl mevsim normallerinin çok altına düşmüş olan yağışlar ülkemizi önemli bir kuraklık tehdidi ile yüz yüze bırakmıştır. Kimi vakit da çok şiddetli gerçekleşen ve sel baskınlarına yol açan yağışlara maruz kalıyoruz. Hali hazırda ise barajların bir kısmının neredeyse büsbütün boşaldığı, başkalarında de su düzeyinin çok düştüğü bir devirden geçiyoruz. Lakin yüzyılda bir görülecek böylesine büyük bir kuraklık tehdidi karşısında daima birlikte önlem almamız gerekiyor. Günlük kullanımdan ziraî sulamaya kadar her alanda tasarrufu temel alan bir anlayışla hareket etmek mecburiyetindeyiz” uyarısında bulundu.Türkiye’de suyun 3’te 2’sinden fazlasının tarımda kullanıldığını belirten Erdoğan, “Bunun için baraj ve gölet depolama alanlarının yanı sıra sulama tesislerinin inşasına sürat veriyor ve yer altı barajlarına da başlamış vaziyetteyiz. Geçtiğimiz 18 yılda 600 baraj, 590 hidroelektrik santrali, 262 içme suyu tesisi inşa ettik. Bu yıl içinde depolama alanlarımızın hacmini 180 milyar metreküpe, sulanan alanların büyüklüğünü 6,9 milyar hektara çıkarmayı hedefliyoruz. Birebir biçimde içme suyu yatırımlarımızı da süratlendirerek toplam içme suyu kapasitemizi 4,8 milyar metreküpe ulaştıracağız. Sulama yatırımlarının süratle tamamlanabilmesi için DSİ Genel Müdürlüğünün bütçesini yaklaşık 2,5 kat artırdık. Böylelikle mevcut su kaynaklarımızın hem ziraî üretimde hem içme suyu hizmetlerinde en verimli formda kullanılmasını temin edeceğiz. Tabi mevcut kaynakları en iyi kullanmanın asıl yolu tasarruftan geçiyor. Gerçek tekniklerle ve şuurlu tüketimle sulamada yüzde 50’ye yakın tasarruf edebileceğimize inanıyoruz” diye konuştu.’2023’E KADAR GÜÇ TÜKETİMİNDE YÜZDE 14’LÜK TASARRUFA ULAŞMAYI PLANLIYORUZ’Enerjinin sürdürülebilir kalkınmanın temel altyapısı olduğunu, bu alanda bir yandan yeni yatırımları devreye alırken başka yandan da verimliliği artırmaya uğraş ettiklerini anlatan Erdoğan, şöyle konuştu: “Geçtiğimiz 18 yılda yaptığımız yatırımlarla, ülkemizin güçte toplam heyeti gücünü 32 bin megavattan 96 bin megavata çıkardık. En büyük atılımı da 19 bin megavattan 56 bin megavata çıkardığımız yerli ve yenilenebilir kaynaklara dayalı güç üretiminde yaptık. Yalnızca geçtiğimiz yıl devreye aldığımız şurası güç yüzde 98’i yenilenebilir kaynaklardan olmak üzere 4 bin 900 megavattır. Karadeniz’de bulduğumuz rezerv güçte dışa bağımlılığımızın en değerli kalemi olan doğal gazda önümüzde yeni bir devir açtı. Güç verimliliğini de artırarak geleceğimize daha inançlı bakmak istiyoruz. Bunun için 2 yıl evvel başlattığımız Ulusal Güç Verimliliği Aksiyon Planı ile 24 milyar ton petrole eş bedel bir tasarruf sağlamayı hedefliyoruz. Bu planla bilhassa birinci olarak 2023’e kadar güç tüketiminde yüzde 14’lük bir tasarruf oranına ulaşmayı planlıyoruz. Geçtiğimiz 2 yıldaki uygulamalarımızla 1 milyar dolara yakın tasarruf düzeyini yakaladık. Bu mevzuda bilhassa kamu binalarında ve endüstride nitekim kıymetli sonuçlar aldık. İnşallah 2033 yılına kadar güçte tasarruf ettiğimiz sayısı 30 milyar doların üzerine çıkaracağız.” ‘SALGININ ARTIŞ SURATINI GERİLETMEYİ BAŞARDIK’Kabine toplantısının gündemindeki en kıymetli bahsin koronavirüs salgınıyla ilgili gelişmeler olduğunu tabir eden Erdoğan, “Aldığımız önlemler sayesinde salgının artış suratını gözle görülür bir formda geriletmeyi başardık. Azalan olay ve ağır hasta sayısına paralel bir formda salgının sıhhat sistemimiz üzerindeki yükü de kıymetli ölçüde hafifledi. Bu kazanımları korumak ve daha ileriye taşımak için 83 milyon daima birlikte çaba göstermemiz gerekiyor. Salgın önlemlerinin faaliyetlerine orta verilen esnaflarımız, öğrencilerimiz, çalışanlarımız başta olmak üzere vatandaşlarımız üzerinde yol açtığı kahırları yakinen biliyoruz. Tüm dünya ile birlikte bu probleme kalıcı bir deva bulana kadar hayatımızı kendimizi salgından koruyacak önlemlerle sürdürmeye mecburuz. Bu önlemlerin en başında ‘tamam’ diye söz ettiğimiz paklık, maske ve uzaklık geliyor. Olay sayısının makul bir sayının altına düşmesiyle birlikte, daha evvel de yaptığımız üzere elbette kısıtlamaları kademeli olarak azaltacağız. Fakat her bireyin kendi önlemlerini sıkı bir formda uygulamaya devam etmesi şarttır” dedi.’PERŞEMBE YAHUT CUMA KAMPANYAMIZ BAŞLAMIŞ OLACAK’Türkiye’nin dünyadaki tüm aşı geliştirme ve üretim faaliyetlerini yakından takip ettiğini, uygulama basamağına gelen her eserle ilgilendiğini kaydeden Erdoğan, şu tabirlere yer verdi:
“Hali hazırda Çin menşeili bir aşıyı bildiğiniz üzere ülkemize getirmeye başladık. Birinci etapta 3 milyon doz aşı şu anda ülkemize geldi. Alman menşeli bir aşı ile ilgili mutabakatımızı da yaptık, lakin görüşmeler devam ediyor. Son kararı şimdi karşılıklı olarak vermiş değiliz. Rus ve İngiliz menşeili aşılarla ilgili gelişmeleri de takip ediyoruz. Ülkemize gelen aşıların kullanıma sunulabilmesi için gereken test süreçleri tamamlanır tamamlanmaz belirlenen öncelik sırasına nazaran uygulamasına geçilecektir. Perşembe yahut Cuma olur, inşallah böylelikle belirlenen sıralamaya nazaran Perşembe yahut Cuma bu kampanyamız başlamış olacak. Tabi en kıymetlisi kendi aşımızı geliştirme çalışmalarıdır. Çok sayıda üniversitemiz kuruluşumuz ve firmamız bu maksatla ağır bir çaba içindedir. İnşallah daima birlikte bu musibetin de üstesinden gelecek, amaçlarımıza hakikat tam kapasite yürümeye devam edeceğiz.”
Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Aslıhan ALTAY KARATAŞ
Haberler.com
