i20 üretimine başlayan Kocaeli’deki Hyundai fabrikası, dünyadaki üretimin yüzde 50’sini karşılayacak
Kocaeli’nin İzmit ilçesinde yer alan Hyundai fabrikasının i20 serisi arabasının seri üretim başlangıcı merasimine katılan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Türkiye‘nin Güney Kore ile kadim dostluğunun, kan kardeşliğinin ve coğrafik arayı ortadan kaldıran sarsılmaz insani bağlarının olduğunu belirtti. İki ülke ortasındaki stratejik paydaşlığı bunun üzere yatırımlar sayesinde daha güçlü ekonomik iştiraklere dönüştürdüklerini anlatan Varank, “İçinde bulunduğumuz bu tesis, Hyundai’nin Güney Kore dışında, denizaşırı ülkelerde kurduğu birinci fabrika olma özelliğini taşıyor.” tabirini kullandı.
“DÜNYADAKİ i20 ÜRETİMİNİN YARISINI KARŞILAYACAK”
Varank, yıllık yaklaşık 240 bin adet üretim kapasitesi ve 1,7 milyar dolarlık ihracat hacmiyle Hyundai Assan’ın ülkedeki ihracatçılar ortasında birinci 5’te yer aldığına değinerek, “Birazdan açacağımız üretim sınırı, 27 aylık sıkı çalışmanın ve 194 milyon dolarlık bir yatırımın eseri. Yılda yaklaşık 85 bin adet i20 üretilecek. Böylelikle tek başına bu fabrika, dünyadaki i20 üretiminin yaklaşık yüzde 50’sini karşılayacak. Bu üretimin yüzde 90’dan fazlası başta Avrupa olmak üzere ihraç edilecek. Burada üretilen i20 arabalarının yerlilik oranı yüzde 60’ın üzerinde, elbette bu oran vakitle daha da artacak.” diye konuştu.
Otomotiv kesiminin ülke endüstrisinin lokomotifi olduğuna dikkati çeken Varank, bölümün yalnızca kendisi için değil, endüstrinin başka alanları için de gelişim ve ilerleme fırsatları sunduğunu, tedarikçileri büyüttüğünü ve yeni oyuncuları iktisada kazandırdığını anlattı. Bakan Varank, geçen yılın ihracat şampiyonunun, 31 milyar doların üzerinde bir sayıyla otomotiv bölümünün olduğunu anımsatarak, şunları kaydetti:
“5 kıtada 200’den fazla ülkeye ihracat yapabiliyoruz. 200 binin üzerinde çalışan bu bölümden ekmek yiyor. Sahiden muazzam bir üretim ve inovasyon ekosisteminden bahsediyoruz. Maalesef bölüm, pandemiyle haziran ayına kadar global ölçekte önemli kayıplar verdi. Avrupa Birliği başta olmak üzere neredeyse tüm büyük pazarlarda üretim kayıpları derinleşti. Almanya, İngiltere, Fransa, İtalya ve İspanya’da yüzde 40 ila yüzde 85’e varan otomotiv dalında üretim düşüşleri oldu. Hazirandan itibaren, dış pazarlar tekrar olağana dönmeye başladı.”
“163 BİNE YAKIN VATANDAŞIMIZA YENİ İŞ İMKANLARI OLUŞTURMASININ ÖNÜNÜ AÇTIK”
Hem üretim hem de ihracatta aydan aya artışları net bir formda görebildiklerini aktaran Bakan Varank, “Temmuzda yapılan 2,2 milyar dolarlık ihracat, pandemi devri öncesinin performansına otomotiv kesiminde ihracatta yaklaşıldığını gösteriyor. Yılın geri kalanında artış suratının devam edeceğini düşünüyorum. Biliyorsunuz salgın boyunca Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde kıymetli ve verimli bir süreç idaresi işlettik. Paniğe kapılmadan lakin geç de kalmadan her adımımızı planladık. Ekonomik sürdürülebilirlik noktasında, istihdam, finansman ve toplumsal yardım alanlarında kritik adımları hayata geçirdik” formunda konuştu.
Varank, otomotiv ve ana tedarik endüstrisinin de sunulan dayanaklardan en iyi biçimde faydalandığını, dalın toparlanmasında dış talepteki iyileşmenin yanında bu dayanakların de yadsınamaz katkıları olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:
“Uyguladığımız siyasetler sayesinde, büyümeye ait öncü datalar ve ekonomik inanç göstergeleri güçlü bir seyre sahip. Sanayi üretimi, aylık bazda mayısta ve haziranda çift haneli büyüme sayılarına ulaştı. İmalat endüstrisinde siparişler, kapasite kullanım oranları ve yatırım harcamaları artmaya devam ediyor. Yatırımlardaki canlılığı teşvik datalarından de teyit edebiliyoruz. Temmuz ayında 1200 yatırım teşvik evrakı düzenleyerek, teşvik tarihimizde yeni bir doruğa ulaştık. Böylelikle yılın birinci 6 ayında 108 milyar liralık sabit yatırımı teşvik ederek, 163 bine yakın vatandaşımıza yeni iş imkanları oluşmasının önünü açtık. Yatırım talebi, geçen yılın tıpkı devrine nazaran, hem de salgın şartlarına karşın, yüzde 28 daha fazla gerçekleşti. Ertelenmiş tüketimin, sabit yatırımlara yönelmesi elbette çok sevindirici bir gelişme. Temel maksadımız bu eğilimi istikrarlı ve daima bir tabana oturtmak, kalıcılığını sağlamak.”
Açıklanan son Ekonomik Inanç Endeksi bilgilerine işaret eden Bakan Varank, “Burada da olumlu trendin, müspet trendin devam ettiğini görebiliyoruz. Hasebiyle vatandaşımızın önümüzdeki periyoda ait beklentilerinin pandemi devrine nazaran daha olumlu olduğu sonucuna bu sayılardan ulaşabiliriz.” değerlendirmesinde bulundu.
“TİCARİ ARAÇLARDAN GEMİLERE YERLİLİK ORANLARINI EN AZ YÜZDE 75’E ÇIKARACAĞIZ”
Türkiye’nin yerli ve ulusal üretimi olacak TOGG arabasına de değinen Bakan Varank, “Biliyorsunuz 18 Temmuz’da Gemlik’te fabrikamızın temellerini attık. Tedarikçi seçimlerinin büyük kısmı tamamlanmış durumda. Tam da bu noktada dikkatinizi çekmek istediğim bir konu bulunuyor. TOGG’un tedarikçileri ortasında, daha evvel hiçbir ana üreticiyle çalışmamış çok parlak teşebbüsler, start-up’lar var. Bu firmalar yeni ve özgün işlere imza atıyor. Örneğin, arabamızın kamerasını, akıllı hayat teknolojileriyle etkileşimini ve artırılmış gerçeklik teknolojisi üzere yüksek katma pahalı işlerini, gencecik Türk teşebbüsleri üstleniyor.” sözünü kullandı.
“Tüm modlarda üretilen araçlarda yani arabadan lokomotife, ticari araçlardan gemilere yerlilik oranlarını en az yüzde 75 düzeylerine çıkarmak istiyoruz. 2030 yılında; elektrikli, ilişkili ve otonom hafif ve ağır ticari araç üretiminde Avrupa’da başkan, dünyada birinci 5 ülke ortasında olmayı hedefliyoruz. Batarya modül, paket ve hücre yatırımlarıyla ülkemizi batarya üretim merkezi haline getirmek istiyoruz. Alt teknolojilerin üretilmesi de üzerinde hassasiyetle durduğumuz bir alan. Bu manada elektrik-elektronik dallarında üretim yapan uzman şirketlerimizin, otomotiv bölümüne üretim yapmasını destekleyeceğiz. Elektrik motoru, inverter, yerleşik şarj aygıtları, termal idaresi ve kompresör üzere kritik bileşenlerde üretim yapan bir ekosistemi oluşturmanın peşindeyiz. Bölümün geleceğini, yazılım ve yapay zeka teknolojileri belirleyecek. Türkiye bu fırsat penceresinden en iyi halde faydalanabilecek entelektüel sermayeye sahip. Siber güvenlik, sürüş güvenliği ve şoför davranışlarının modellenmesi yazılımları başta olmak üzere, ilişkili ve otonom araç yazılımları geliştirip, bunların ihracatını yapan birinci 10 ülke ortasına girmek istiyoruz.”
“OTOMOTİV DALI ENDÜSTRICI İÇİN KRİTİK BİR DEĞERE SAHİP”
Bakan Varank, yakın vakitte yol haritasını kamuoyuyla paylaşacaklarını ve uygulamaya başlayacaklarını bildirerek, bu gelişmelerden Türkiye’de yerleşik tüm markaların faydalanacağını, Türkiye’de üretim yapmanın bütün markaları küresel pazarlarda çok daha rekabetçi hale getireceğini belirtti.
Otomotiv dalının, sahip olduğu ileri ve geri kontaklar sayesinde endüstrici açısından kritik bir kıymete sahip olduğunu vurgulayan Varank, şunları kaydetti:
“Ana ve yan sanayi geliştikçe, peşi sıra pek çok kesimi de besleyen bir yapıdan bahsediyoruz. Hasebiyle yapılan 1 ünite yatırım, iktisada misliyle katma bedel olarak geri dönüyor. Ben, seri üretimini başlattığımız yeni İ20 modelinin yolu şimdiden açık olsun, alıcısı bol olsun diyorum. Bu değerli yatırım, kentimize, ülkemize ve doğal ki Kibar Holding ile birlikte Hyundai’ye bereketli yararlar getirsin. Hyundai-Assan ile Kibar Holding ortasındaki bu iş birliği, ümit ediyorum ki ülkemizde yatırım yapmış pek çok küresel firmaya rol model olacak, onları da harekete geçirecek.”
Bakan Varank, fabrikanın kapasitesinin 240-250 bin düzeylerinde olduğuna fakat şu anda atıl durumda kapasiteler bulunduğuna değinerek, “Bildiğiniz üzere Türkiye’de üretim yapmak sizi sahiden küresel piyasalarda rekabetçi hale getiriyor. Önümüzdeki yıl yeni bir modeli devreye alacaklar lakin ben Hyundai’deki dostlarıma diyorum ki burada aman atıl kapasite bırakmayın. Bu sınırların tamamını doldurun, siz de kazanın Türkiye de kazansın diyorum.” sözlerini kullandı.
Haberler.com
