Can Ata’nın tabiata, tohumlara, ağaçlara olan ilgisi 4 yıl evvel başladı. Küçük doğasever, tohumları fidana dönüştürüyor daha sonra da meyve fidanlarını iklim şartlarının uygun olduğu Antalya, Muğla ve Bursa’da toprakla buluşturuyor.
Vaktinin büyük kısmını hobi bahçesinde geçiriyor
Hobisini, vazgeçemediği bir tutkuya dönüştüren Can, bu mevzuda yaşıtlarından da çok daha fazla bilgi sahibi. “Ata tohumları geleceğimizdir” diyen Can Cet, ailesiyle gittiği kentlerde de tohum toplarken pandemi periyodunda vaktinin büyük kısmını geçirdiği Bursa’daki hobi bahçesinde bol bol meyve fidanı yetiştirdi. Büyüttüğü birtakım fidanları etrafına ikram ederek onlara da de tabiat şuurunu aşılamak isteyen Can Cet, bitkileri ve çiçekleri için bu devirde keman çalmayı öğrenmeye de başladı. Can, küçük yaşta tohumla ve toprakla kurduğu bağı, AA muhabirine anlattı.
Birinci bitkimi arkadaşlarımla ikramlık eşya satıp almıştım
Tabiatla kurduğu güçlü bağlantının 4 yıl evvel karşılaştığı bir bahçıvanla başladığını söyleyen Can Cet, “Bir bahçıvanın çiçeklerini gördükten sonra tabiata ve bitkilere ilgim başladı. Birinci avokadomu 6 yaşında diktim. Hala canlı. Ejder meyvesini de 7 yaşında dikmiştim. Birinci bitkimi de arkadaşlarımla dışarıda ikramlık eşya satıp almıştım küçük yaşta. 13 lirayla birinci çiçeğimi aldım. Nitekim çok memnun olmuştum. Benim arkadaşlarım abur cubur alır ancak ben farklı olmak istemiştim.” dedi. Can Cet, 5 yıldır meyve yetiştiriciliğiyle ilgili daima görüntüler izlediğini ve yediği meyvelerini tohumlarını biriktirdiğini söyledi. Bunlardan bitki fidanları yetiştirdiğini anlatan Can, “Bu meyve fidanlarını İstanbul’da bir apartman dairesinde, yaz ve kış günlerinde yetiştirdiğime inanmıyorlar maalesef. Onun için yetiştirdiğim kimi meyveleri de ikram ediyorum. Kimilerini da Bursa’da Can Ata’nın çiftliği diye bir hobi bahçem var oraya götürüyorum. ” tabirlerini kullandı.
Cet tohumu geleceğimizdir
Cet tohumlarına da uzun vakittir ilgi duyduğunu söyleyen küçük Can, “Küçüklüğümden beri cet tohumları topluyorum zira cet tohumları geleceğimizdir. Yediğim meyvelerin çekirdeklerini de saklamaya çalışıyorum.” diye konuştu. Bitkilerin klasik müzikten olumlu etkilendiğini duyduğunu belirten Can, tabiat sevgisini şu sözlerle özetledi: “Bitkilerimin daha verimli olmaları için klasik müzik öğrenmek istedim. Birinci başlarda biraz sıkıcı olsa da keman çalmaya başladım. Artık çok seviyorum. Bitkiler ve canlılarla müzik ortasında bir bağ olduğunu düşünüyorum. Bitkilerimi çok seviyorum. Onlar için çabucak hemen her şeyi yapıyorum.”
Haber7
