Mahir Ünal: “AK Parti’nin oy oranı yüzde 42-44 bandının altına hiç düşmedi”- AK Parti Genel Başkan…
Uzman Ünal: “AK Parti’nin oy oranı yüzde 42-44 bandının altına hiç düşmedi”
AK Parti Genel Lider Yardımcısı Yetenekli Ünal:
“Türkiye için bir siyaset üretmeyi bırakın bir fikir bile üretmeyen bir CHP ile karşı karşıyayız”
“2010’…
AK Parti Genel Lider Yardımcısı Becerikli Ünal:
“Türkiye için bir siyaset üretmeyi bırakın bir fikir bile üretmeyen bir CHP ile karşı karşıyayız”
“2010’dan bugüne siyaset ismine CHP ne üretti diye baktığımızda, maalesef rastgele bir siyaset üretmedi”
(Muharrem İnce’nin parti kuracağı iddiaları) “Bu süreç tabi ki kendisinin bileceği ve yöneteceği bir süreç. CHP içerisinde hangi sonuçları doğurur bununla ilgili bir kıymetlendirme yapmam gerçek olmaz”
“İYİ Parti’nin kendi mecrasına yahut kendi siyasal tabanına şimdi daha oturmadığını görüyoruz”
“Bizim attığımız adımlarda rastgele bir halde erken seçim havası var mı? Asla”
ANKARA – AK Parti Genel Lider Yardımcısı Yetenekli Ünal, “Ar-Ge Başkanlığımız nizamlı olarak anket yaptırıyor. AK Parti’nin oy oranı hiç yüzde 42-44 bandının altına düşmedi. Cumhur İttifakı’nın oy oranı ve Cumhurbaşkanımızın oy oranı yüzde 52’nin altına hiç düşmedi” dedi.
AK Parti Genel Lider Yardımcısı Becerikli Ünal, AK Parti’nin 19’uncu kuruluş yıl dönümü öncesi medya temsilcileri ile bir ortaya geldi. AK Parti Genel Merkezinde düzenlenen programda AK Parti’nin 19’uncu kuruluş yıl dönümü nedeniyle düzenlenecek programa ait bilgi veren Ünal, salgından ötürü davetli sayısını sonlu tuttuklarını belirterek, şunları dedi:
AK Parti’nin kurulduğu günden bugüne kadar olan icraatlarını paylaşan Ünal, “AK Parti’den kurtulmalıyız niyetinde olanlar bu umutlarından hiç vazgeçmediler. Her seferinde de büyük bir hayal kırıklığına uğradılar. Türkiye’de daima şunu yapmayı hedefledik: Milletimizle birlikte inandığımız yolda kararlılıkla yürümeyi kendimize şiar edindik. Bundan sonraki süreçte de inanıyoruz ki, Türkiye’nin önü açık” sözlerini kullandı.
Bugün, Türkiye’nin yaşadığı süreçle ilgili muhalefetin teklif manasında söylediği hiçbir şey olmadığını kaydeden Ünal, “AK Parti’nin ayağının takılmasını ve bir grup dış etkenler yahut içerde bir kadro krizlerle AK Parti’den kurtulmayı bekleyenler bugüne kadar Türkiye’de siyaset ismine Türkiye’ye bir perspektif, bir ufuk çizmek ve bir teklif koymak ismine ne söylediler diye baktığımızda maalesef hayal kırıklığına uğruyorsunuz” diye konuştu.
“2010 yılından bugüne Kemal Kılıçdaroğlu’nun Genel Lideri olduğu Cumhuriyet Halk Partisi’nin Türkiye için ne söylediğini dönüp baktığımda kocaman bir sıfır ile karşılaşıyorum” diyen Ünal, “Türkiye için bir siyaset üretmeyi bırakın bir fikir bile üretmeyen bir CHP ile karşı karşıyayız. 2010’dan bugüne siyaset ismine CHP ne üretti diye baktığımızda, maalesef rastgele bir siyaset üretmedi. Bunun yerine meşruiyet krizi üretti, seçilmiş hükümeti, seçilmiş cumhurbaşkanını, yapılan referandumları, seçimleri itibarsızlaştırma, değersizleştirme ve meşruiyetini tartışmaya açmaktan diğer bir şey yapmadı” açıklamasında bulundu.
AK Parti’nin, milletle bir arada inandığı yolda yürümeyi ve millete vaat ettiği her şeyi gerçekleştirmeyi kendisine unsur edindiğini belirten Ünal, “Recep Tayyip Erdoğan, Adnan Menderes’ten bugüne bütün başkanların hayallerini ve vaatlerini gerçekleştiren önder olarak ortaya çıktı. Önderlerin hayalini gerçekleştiren başkan olarak Recep Tayyip Erdoğan Türk siyasetinde kıymetli bir yer tutuyor” dedi.
Sıhhat alanında Türkiye’nin salgın sürecini en başarılı yöneten ülkelerden bir tanesi olduğunu vurgulayan Ünal, şunları tabir etti:
“Türkiye şu anda 105 ülkeden 70 bin vatandaşını Türkiye’ye getirip tedavi etmeyi başarmış. 160’ın üzerinde ülkeye tulumundan maskesine kadar üreterek göndermiş bir ülke olarak bulunuyor. Burada acı olan şudur: Bu süreci bu kadar iyi yöneten Türkiye’ye karşı tek bir söz hoş kelam söylemek yerine Küba’yı örnek gösteren bir akılla da karşı karşıyayız. Muhalefetin siyaset üretmediğinin en kolay örneği bu. Siyaset yapmak öncelikli olarak bir kadro unsurlarınızın, mihenklerinizin olmasıyla ilgili bir şey. Siyaset yapmak doğruya gerçek, yanlışa yanlış diyebilmektir. Şayet AK Parti’nin yaptığı yanlışsız işlere gerçek diyebilselerdi bugün eleştirdikleri yanlışlarla ilgili de sanıyorum kelam söyleme hakları olabilirdi.”
Muharrem İnce’nin parti kuracağı argümanları
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Ünal, Muharrem İnce’nin parti kuracağı argümanlarına ait sorulan bir soruya şu karşılığı verdi:
“Muharrem İnce ile birlikte uzun periyot küme başkanvekilliği yaptık. İnce’nin ortaya koyduğu siyaset itirazları ve yaptığı açıklamalar esasen kamuoyu olarak ve bilhassa medya mensupları olarak herkesin malumu. Kendisi de, bir siyasi parti kurmaktan çok bir hareket başlatmak istediğini söz etti. Bu süreç tabi ki kendisinin bileceği ve yöneteceği bir süreç. CHP içerisinde hangi sonuçları doğurur bununla ilgili bir kıymetlendirme yapmam yanlışsız olmaz. CHP’nin, AK Parti’ye dönük yüzü beni ilgilendiriyor, CHP’nin Muharrem İnce’ye dönük yüzü kendi iç sıkıntıları.”
“Kurulan siyasi partiler ile ilgili kararı veren millettir”
Ünal, “Her partiye küsen bireylerin parti kurmasını hakikat buluyor musunuz?” biçiminde yöneltilen bir soruya, “Siyasette insanların siyasi hareket oluşturmaları ve parti kurmaları onların genel olarak hakları. Siyasi parti kurma konusunda bizim siyasi parti kuranlara neden siyasi parti kuruyorsunuz ya da bu gerçek değil üzere bir kıymetlendirme yapmamız hakikat olmaz. Burada kelam de karar da milletin. Siyasetin hoş tarafı da bu. Türkiye’de birçok siyasi parti kuruldu, kurulan siyasi partiler ile ilgili kararı veren millettir. Bu partiler ile ilgili karar verecek olan milletimizdir” dedi.
“İYİ Parti’nin kendi mecrasına yahut kendi siyasal tabanına şimdi daha oturmadığını görüyoruz”
MHP Genel Lideri Devlet Bahçeli’nin, GÜZEL Parti Genel Lideri Meral Akşener’e “Eve dön” davetine ait de bir değerlendirmede bulunan Ünal, “Siyasi partiler kendi tabanlarının sosyolojisi ile birlikte hareket ederler. Siyasi partiler, kendi tabanlarının hassasiyetlerini ve taleplerini kaçınılmaz olarak dikkate almak durumundalar. Kurulduğu günden ve daha sonraki süreçteki ittifakların içerisindeki durumlarından ötürü YETERLI Parti’de birçok defa açıklama yapmak durumunda kaldı. Meral Akşener’de ve sözcüleri de bu hususlarda açıklama yapmak ve bu mevzuyu bir siyasi tabana oturtmak konusunda önemli zahmetler yaşadılar ve bu zahmetler hala görülüyor. DÜZGÜN Parti’nin kendi mecrasına yahut kendi siyasal tabanına şimdi daha oturmadığını görüyoruz” tabirlerini kullandı.
Bir öteki gazetecinin, “İstanbul Mukavelesi konusunda AK Parti’de farklı görüşlerin olduğu söyleniyor? Bu mevzuya ait değerlendirmeleriniz nelerdir?” sorusuna Ünal, şu yanıtı verdi:
“Siyaset, tabiatı gereği toplumda tartışılan her mevzuyu ilgi alanına alır ve onu kıymetlendirir. Bu bahiste da bir toplumda yaşanan tartışma süreci var. Bu tartışma sürecinin AK Parti için karşılığı öncelikli olarak problemin kendi tabanında tartışılması ve değerlendirilmesidir. Bu bahiste biz de parti olarak değerlendirmelerimizi yaptık ve vakit zaman bu değerlendirmelerimizi kamuoyu ile paylaştık. Mevzunun muhatapları olan yani parti sözcümüz ve hükümet sözcümüz bu hususlarla ilgili gerekli görüşlerini paylaştılar, bundan sonra da paylaşacaklar.”
Toplumsal medya düzenlemesi ile ilgili sorulan bir soruyu yanıtlayan Ünal, “Görüşmeleri BTK yapacak. Münasebetiyle görüşmelerin rastgele bir siyasi ayağı kelam konusu değil. Görüşmeleri gerçekleştirmede muhatap olan BTK. 1 Ekim’de yasa yürürlüğe girecek. 1 Ekim’de birinci ihtar yapılacak. Ondan sonraki 30 gün içerisinde şayet bir geri dönüş olmazsa yasa da belirtilen yaptırımlar uygulamaya geçecek. Burada maalesef muhalefet, Twitter’e, Facebook’a Türkiye’de türel ve mali bir muhataplık oluştu yerine toplumsal ağların hakkını savunmak için maddeyi Anayasa Duruşmasına taşımayı tercih etti. Yasanın hangi münasebetini alıp Anayasa Duruşmasına götürecekler onu da merak ediyorum” karşılığını verdi.
“AK Parti’nin oy oranı hiç yüzde 42-44 bandının altına düşmedi”
Ünal, “Son periyotta bilhassa Cumhur İttifakı’nın oy kaybettiği istikametinde açıklamalar yapılıyor. Bu açıklamalara yönelik sizin değerlendirmeleriniz nedir?” halinde yöneltilen soruya karşılık şunları söyledi:
“Ar-Ge Başkanlığımız tertipli olarak anket yaptırıyor. Tek bir anket yaptırmıyoruz, 3-4 farklı şirkete anketler yaptırıyoruz. AK Parti’nin oy oranı hiç yüzde 42-44 bandının altına düşmedi. Cumhur İttifakı’nın oy oranı ve Cumhurbaşkanımızın oy oranı yüzde 52’nin altına hiç düşmedi. Türkiye iktisadı ile ilgili, AK Parti siyaseti ile ilgili oluşturulmak istenen simülasyon gerçeğe çarptığında daima dağıldı. Benim buradan bir teklifim var, artık birilerine, bir şeylere bel bağlamak yerine biraz kendilerine güvenseler, biraz siyaset üretseler, biraz Türkiye’nin geleceğine ait yeni şeyler ortaya koysalar. CHP kongresinde bir motto ile ortaya çıktılar. Kılıçdaroğlu’nu büyük bir dikkatle dinledim. Fakat maalesef AK Parti aşağı AK Parti üst. Bildiğimiz, ezberlediğimiz ve 2010’dan bugüne oluşturmak istediği meşruiyet krizleri, değersizleştirme, itibarsızlaştırmadan öteki bir şey görmedim.”
Ünal, Ulusal Eğitim Bakanı Ziya Selçuk ile bir görüşme yaptığını belirterek, dünyada uzaktan eğitimi başaran yalnızca Türkiye ve Çin’in olduğunu söyledi. Ünal, “Bugün Ulusal Eğitim Bakanımız, Kabine Toplantısında bir sunum gerçekleştirecek. Sıhhat Bakanlığı bu husustaki çekincelerini lisana getirecek ve bütün bunlar değerlendirildikten sonra, 31 Ağustos olarak Ulusal Eğitim Bakanlığımızın açıklamaları var. Bu çeşit global salgınlarda 24 saat çok uzun bir vakit dilimi. Bu süreçte kaçınılmaz olarak süratle yeni önlemlerin, kararların alınması ve bu sürecin yönetilmesi çok değerli. Önümüzdeki günlerde Ulusal Eğitim Bakanımız, Bilim Şurasının tekliflerini de dikkate alarak yeni açıklamalar yapacaktır” açıklamasında bulundu.
“Erken seçim yok”
Erken seçim tartışmaları ile ilgili Ünal, “Bizim attığımız adımlarda rastgele bir biçimde erken seçim havası var mı? Asla. Bu hususun tartışılmasını gereksiz görüyorum. Türkiye’nin gündeminde hiçbir formda erken seçim yoktur” dedi.
Kaynak: İHA
Haberler.com
