MHP Genel Başkan Yardımcısı Yalçın’dan Davutoğlu’nun koalisyon görüşmeleriyle ilgili iddialarına tepki Açıklaması
MHP Genel Lider Yardımcısı Semih Yalçın, Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu’nun 2015’teki koalisyon görüşmelerinde sergilediği hali bugün inkar ettiğini belirterek, “Hem geçmişi inkar etmekte hem de ısrarla palavra söylemeyi sürdürmektedir.” tabirlerini kullandı.
Yalçın, yaptığı yazılı açıklamada, Davutoğlu’nun 7 Haziran 2015 seçimlerinin akabinde yürütülen koalisyon görüşmelerine ait kelamlarına reaksiyon gösterdi.
Davutoğlu’nun MHP Genel Lider Yardımcısı Devlet Bahçeli‘ye bir görüntü çalışması üzerinden meydan okuduğunu belirten Yalçın, bu teşebbüsün FETÖ’nün siyasi iftira kampanyaları sırasında sıkça kullandığı algı idaresi ve propaganda usullerinin ucuz bir kopyası olduğunu savundu.
Yalçın, şunları kaydetti:
“Davutoğlu’nun 7 Haziran 2015 sonrasında sürdürülen kelamda koalisyon görüşmeleri sırasında sergilediği iki yüzlü ve yapmacık tutum şimdi belleklerde tazeyken sıkıntıyı unutulmuşçasına inkara yönelmesi de FETÖ’den kalma ahlaksız toplum mühendisliği metotlarına bir öbür örnektir. MHP olarak bu hususta geçmişte tekraren açıklama yapılmış ve o devirdeki koalisyon görüşmelerinin perde ardı hakkında kamuoyu bilgilendirilerek Davutoğlu’nun ipliği pazara çıkarılmıştır. Madem kendisi ısrarla palavra, saptırma ve inkara tenezzülle alçalmaktadır; koalisyon görüşmelerinin iç yüzü hakkında hafızaları tazelemek bakımından birkaç cümle kelam edilmesi zaruret olmuştur.”
Yalçın, MHP’nin o devirde olası koalisyon için birinci olarak Anayasa’nın birinci dört hususunun değiştirilemeyeceği, değiştirilmesinin teklif dahi edilemeyeceğini “vazgeçilmez şart” koştuğunu hatırlattı.
MHP’nin o periyottaki öncelikli taleplerinden birinin de “Çözüm Sürecinin” eksiksiz ve bahanesiz ortadan kaldırılması ve tasfiyesi olduğunu aktaran Yalçın, şöyle devam etti:
“O periyotta Davutoğlu bu kuralları kabul etmediği üzere Devlet Bahçeli ile baş başa görüşmelerinden sonra MHP ile koalisyon kurulmasına imkan kalmadığını açıklamış ve buna Sayın Genel Liderimizin tavrını münasebet göstermiştir. O vakit MHP başkanı Devlet Bahçeli, erken seçimin bütün yollar tıkandıktan sonraki son deva olacağını belirtmişken; bütün yolları tıkama vazifesini yerine getiren Davutoğlu, son dermana odaklanmıştır. Davutoğlu’nun gerek MHP ve gerekse CHP ile kurduğu temaslar sırasındaki asıl hedefinin, koalisyon yerine bir erken seçim hükümeti kurmak olduğu anlaşılmış, hakikaten akabinde da Türkiye erken seçime götürülmüştür.”
Davutoğlu’nun 13 Ağustos 2015’te hükümet kurma süreci kapsamında son görüşmeyi CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile yaptığına işaret eden Yalçın, Davutoğlu’nun görüşmenin akabinde CHP ile hükümet iştiraki yapma tabanının oluşmadığını belirterek “Erken seçim önümüzde görünen güçlü bir ihtimaldir.” dediğini anımsattı.
Yalçın, “Böylece Davutoğlu’nun ipe un serdiği, koalisyon hükümeti kurmak üzere bir niyetinin olmadığı ortaya çıkmıştır. O günlerde Davutoğlu’ndan peş peşe gelen açıklamalarla, MHP başkanı Devlet Bahçeli’yle son defa yapacağı görüşmenin yasak savmaktan ve halk tabiriyle MHP’nin sakalının altından geçmekten ibaret olacağı anlaşılmıştır. Bu görüşme gerçekleşecek ve kamuoyuna MHP’ye de gittik lakin olmadı denecektir.” değerlendirmesinde bulundu.
MHP Genel Lideri Bahçeli’nin 17 Ağustos 2015’te TBMM’deki görüşmeye hazırlıklı geldiği halde Davutoğlu ile görüşmesinden olumlu sonuç çıkmadığını hatırlatan Yalçın, “Davutoğlu görüşmeden çıktıktan sonra MHP’nin koalisyon kurma niyetinin olmadığını büyük bir pişkinlikle argüman etmiş, MHP’nin koalisyon için talep ettiği kural ve unsurların ne olduğu konusunaysa hiç değinmemiştir.” sözlerini kullandı.
“Faruk Çelik de görüşmede vardı”
Yalçın, 17 Ağustos 2015’teki Bahçeli-Davutoğlu görüşmesinde kendisiyle birlikte eski bakanlardan Faruk Çelik’in de yer aldığını hatırlatarak şunları kaydetti:
“Dört kişinin bulunduğu bu toplantıda benim dışımda not tutan isim de Faruk Çelik’tir. Tavsiyemiz Faruk Çelik’in toplantı tutanaklarını malum gazeteciler marifetiyle kamuoyu ile paylaşmasıdır. Asıl gerçekler o vakit ortaya çıkacaktır. 17 Ağustos tarihli toplantıya Faruk Çelik’in Sayın Cumhurbaşkanı ismine mı yoksa Davutoğlu’na refakat ismine mı katıldığını bilmiyoruz. Lakin sonradan gelişen olaylar incelendiğinde asıl sorulması gereken soru şudur; Faruk Çelik’in tutanakları Cumhurbaşkanına vermesi halinin Davutoğlu’nun Başbakanlıktan azledilmesi ile ilgisi, ilintisi var mıdır? Aslında o sıralarda Davutoğlu’nun şahsî inisiyatif kullanmaya hak ve yetkisinin olmadığı ayan beyan ortaya çıkmıştır.”
MHP’nin geçmişi hiçbir vakit inkar etmediğini fakat bir periyot sert tenkitler getirdiği AK Parti ile milletin bekası ve Cumhuriyetin temadisi için Cumhur İttifakı paydasında buluştuğunu belirten Yalçın, şu değerlendirmelerde bulundu:
“MHP 1999’da da siyasi çizgisi yakınından bile geçmeyen, hatta idare kademesi ve ideolojik bedelleriyle geçmişte en sert gayretler içine girdiği DSP ile milletimizin bekası ve devletimizin bütünlüğü için koalisyon iştirakine gitmiştir. O periyotta kurulan 57. Hükümet, Türk siyasi tarihinde bir milattır. 57. Hükümet, siyaset yelpazesindeki farklı yahut zıt katmanların bir ortaya gelip ülke çıkarları için ortak noktalarda birleşebildiğinin göstergesi olmuştur. 57. Hükümet’le atılan adımlar, bir devrin hasımlık ve düşmanlık tortularını temizlemiştir.”
“Siyasi partilerin dönemsel durum ve siyasetleri değişebilir”
Yalçın, Türkiye’de bir periyodu kapatıp bir periyodu açan bu toplumsal barış ve uzlaşma ikliminin birincil aktörlerinden birinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, oburunun de MHP Genel Lideri Bahçeli olduğunu söz etti.
Bahçeli’nin Türkiye’de klasik politik önyargıların kırılması ve taşlaşmış hasımlıkların yumuşamasını sağlayan yapan ve sorumlu siyasetlerin en büyük mimarı olduğunu kaydeden Yalçın, şu görüşleri paylaştı:
“Hem MHP ve hem de genel manada Türkiye ve Türk siyaseti için 15 Temmuz 2016 da bir milattır. MHP ve AK Parti, o tarihte Türkiye’yi uçurumun eşiğine getiren ihanet kalkışmasından sonra, mevcut siyasetlerini gözden geçirerek yeni bir duruş sergilemişlerdir. Siyasi partilerin dönemsel durum ve siyasetleri değişebilir. Bu bir sır yahut muamma değildir bir değişmez kural yahut yasa hiç değildir. Her parti temel unsurlar ve önceliklerinden taviz vermeden milletin bekası ve ülkenin vazgeçilmez menfaatleri için siyasetlerini gözden geçirebilir.”
Yalçın, MHP’nin 2016’dan sonra gelişen olaylar üzerine, siyasi tavrını Türkiye’nin bekası bağlamında gözden geçirerek birebir münasebetlerle siyasetlerine yeni bir istikamet veren AK Parti ile siyasi ittifaka gittiğini belirtti.
Terör örgütü PKK’yla onun siyasi kanadını palazlandıran “çözüm ve açılım” süreçlerinin Temmuz 2016’dan sonra sona erdiğinin altını çizen Yalçın, şunları bildirdi:
“Devlet Bahçeli’nin 2015’te koalisyon kuralı olarak üzerine gidilmesini istediği rüşvet ve yolsuzlukların sebebi ve kaynağı olan FETÖ’nün tasfiyesi, bu tarihten itibaren başlamıştır. Gerisinde FETÖ’nün olduğu anlaşılan şahsî cinayetler ve toplu katliamların son bulması için demokrasi aktörleri güç birliğine gitmiştir. Teröre uğraşta bugün gelinen başarılı noktada, 2016 sonrasında siyaset arenasındaki pozisyonlanma ve tavırların Türkiye gerçekleri doğrultusunda tekrar belirlenmesinin hissesi büyüktür. Yani MHP, siyasette tutarlılığın, istikrarın, inancın, sorumluluğun ve doğruluğun adresidir. Kuşku yok ki ülkede olan bitenden ibret alıp ders çıkarmak fazilettir, yerinde saymaksa gaflettir.”
MHP’ye laf yetiştirerek gündemde kalmaya çalışan Davutoğlu’nun ise yerinde saymakla kalmayıp yanılgıda ve yanlışta ısrar ettiğini belirten Yalçın, “Hem geçmişi inkar etmekte hem de ısrarla palavra söylemeyi sürdürmektedir. Gerçek şu ki Ahmet Davutoğlu’nun kurduğu parti, mikroskobik bir siyaset canlısıdır; yüzdelik bile değil, bindelik oranların mikroorganizmasıdır. Siyasette bir kişinin yahut siyasi partinin kıymetini, ederi, tasarımı ve ölçüleri tayin etmektedir. O halde Türk siyasi hayatına martavalcılık ve kuru gürültücülükle geçen Davutoğlu, ederi kadar konuşmalı, ölçüsü kadar efelenmeli, tasarımı kadar ün vermelidir.”
Kaynak: Anadolu Ajansı / Buket İtimat
Haberler.com
