Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Lideri Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti’nin alametifarikasının “millete verdiği kelamların takipçisi olması” olduğunu belirterek, koşullar ne olursa olsun taahhütlerinin ardında duran, ahdine, kavline sadık, kelamının eri bir takım olduklarını söyledi.
Erdoğan, Congresium’da düzenlenen AK Parti Belediye Liderleri İstişare ve Kıymetlendirme Toplantısı’ndaki konuşmasında, AK Parti’nin 19 yıllık uzun seyahatinde sabırla yürüyenler olduğu üzere nefesi yetmeyenler, nefesi kesilenler ve yolunu şaşıranların da olduğunu lisana getirdi.
Bu seyahatlerinde, “böbürlenenler, kibre yenik düşenler, zaferi ve başarıyı kendinden menkul görenler” olduğuna dikkati çeken Erdoğan, “Bunların hiçbirisine ‘eyvallah’ etmedik. Yolda kalanlara, bizimle yollarını ayıranlara aldırmadan, Hakk’ın ve halkın isteği için kutlu gayretimize devam ettik.” diye konuştu.
“Maskeli, bilinmeyen ajandalı, kapalı kapılar akabinde bir siyaset yolu izlemedik”
“Bugüne kadar maskeli, saklı ajandalı, kapalı kapılar akabinde bir siyaset yolu izlemedik. Bundan sonra da bu tıp yanlış yollara tenezzül etmeyeceğiz. Öbürleri ne yaparsa yapsın biz, vefayı, sadakati, yol ve silah arkadaşlığını gözetecek bu unsurları kendimize rehber kılmaya devam edeceğiz. Kimseye ayrımcılık yapmayacağız, kimseyi kayırmayacağız, adaletten zerre kadar sapmayacağız. Yalnızca oy aldığımız muhitlere değil, bize oy versin, vermesin yönettiğimiz kentin tüm sakinlerine hizmet götürmeyi kendimize prensip edineceğiz. Gösteri yapmak, medyada gündem olmak yerine eserlerimize projelerimize, milletimizin gönlünü kazanmanın peşinde koşacağız. Kentlerimiz, ilçelerimiz için uğraş gösterirken, hizmetin yanına tevazuyu, tebessümü, muhabbeti, şeffaflığı, nezaketi de eklemeyi unutmayacağız. AK Parti’nin alametifarikası, millete verdiği kelamların takipçisi olmasıdır. Biz, kaideler ne olursa olsun, taahhütlerinin ardında duran, ahdine, kavline sadık, kelamının eri olan bir takımız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugüne kadar daima hizmetler, eserler ve yatırımlarla konuştuklarını anlatarak, “Milletimiz bizi sandıkta hesaba çekmeden evvel biz, kendi gönül terazimizi kurduk, o nisanda nefsimizi hesaba çektik. İnsanımızın huzuruna uçuk vaatlerle değil üzerinde çalışılmış, emek verilmiş, artısı eksisi iyi düşünülmüş, uygulanabilir programlarla çıktık. Seçim periyodunda atıp tutanların düne kadar yunusların gezdiği Haliç’i bugün ne hale getirdiğini sizler de görüyorsunuz değil mi? Onu o hale getiren elhamdülillah bizdik fakat artık bakın ne hale geldi.” sözlerini kullandı.
Türkiye’nin pek çok yerinde benzeri tablolara şahitlik ettiklerine dikkati çeken Erdoğan, “Çöp dağlarıyla İstanbul’u teslim aldık, evet artık tekrar İstanbul, çöp dağlarıyla adeta bir rezillik.” dedi.
“İş bilenin kılıç kuşananın.” diyen Erdoğan, daha bir buçuk yıl öncesine kadar belediyecilik hizmetlerinde hiçbir meşakkatin yaşanmadığı kentlerin toplanmayan çöpler, akmayan sular, bir türlü durağa gelmeyen otobüslerle şu anda gündem olduğunu belirtti.
Birçok kentte insanlara sunulan hizmetlerin hem kalitesinde hem de sayısında önemli düşüşler olduğunu vurgulayan Erdoğan, “çöp, çamur, çukur” kelamlarını hatırlatıp, kimi kentlerde bunların tekrar insanların kabusu olduğunu lisana getirdi.
“İdeolojik belediyecilik tekrar hortladı”
Erdoğan, kendilerinin de “çöp çamur ve çukur” ile aldıklarını lakin “tertemiz” hale getirdiklerini hatırlatarak, şunları söyledi:
“İdeolojik belediyecilik tekrar hortladı. Özellikle belediye çalışanlarımız kılık kıyafetine nazaran, dış görünüşüne, siyasi tercihlerine nazaran ayrımcılığa uğramaya başladı. Özellikle AK Parti’den CHP’ye geçen belediyeler de kimi yöneticilerin adeta bir öç alma, intikam alma hevesiyle hareket ettiğini görüyoruz. Seçimlerde ‘kimsenin ekmeğiyle oynamayacağız’ diyenler, misyona geldikten sonra binlerce insanımızı işinden, aşından etti. Bay Kemal bu kelamları vermemiş miydi? Verdi bu kelamları, veren Bay Kemal, o garip insanları işinden, aşından, ekmeğinden etmedi mi? Biz ne yarım asırlık mahalli yönetimler geçmişimizde ne de 18 yıllık iktidarımız periyodunda bu türlü sahnelerin yaşanmasına asla müsaade etmedik. Seçim devrinde söylediklerimizi, sandıklar kapandıktan sonra unutanlardan da olmadık.”
Gönül belediyeciliğinin bayraktarlığını yapan belediye liderlerine 11 başlığı tekrar hatırlatan Erdoğan, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Şehir planları uzun vadeli ve hakkaniyete uygun biçimde hazırlanacak. Altyapı ve ulaşım meseleleri tüm kentlerimizde büsbütün çözülecek. Kentsel dönüşüm çalışmaları bölgelerin özelliklerine ve vatandaşlarımızın gereksinimlerine nazaran yürütülecek. ‘Benzersiz şehirler’ anlayışıyla kentlerimiz kendi kıssalarına uygun formda geliştirilecek. Akıllı kentler uygulamalarıyla teknolojinin tüm imkanları, insanımızın ve kentlerimizin buyruğuna sunulacak. Etrafa saygılı kentler ile belediye hizmetlerinde tabiattaki canlı yahut cansız tüm varlıklarla ahenk gözetilecek. Toplumsal belediyecilik çalışmalarına kıymet verilerek, direkt beşere dokunan hizmetler ve projeler yaygınlaştırılacak. Yatay kentleşme ile tabiatta bütünleşen, aile, mahalle ve komşuluk kültürünü ihya eden örnek yerleşim alanları kurulacak.”
Erdoğan, bu hafta sonu Rize’de Ayder yaylasını dolaştığını, buradaki alt ve üst yapı çalışmalarının devam ettiğini belirterek, “Bu manifestonun gereğini Ayder yaylasında inşallah hayata geçireceğiz ve akabinde Uzungöl, tıpkı biçimde orayı da ele alıp hayata geçireceğiz. Zira belediyecilik AK Parti’nin işidir. Bunu biz yapacağız.” diye konuştu.
“Yerelde başarılı olmayan devlet yönetiminde varlık gösteremez”
Halkla birlikte idare prensibi ile kentle ilgili tüm değerli kararların orada yaşayanlarla birlikte alınacağını da aktaran Erdoğan, “Tasarruf ve şeffaflık hassasiyetiyle belediyelerin kaynakları hem hakikat hem de açık formda kullanılacak. Kıymet üreten kentler ile kültür ve iktisat başta olmak üzere her alanda hayat kalitesini yükseltecek yaklaşımlar geliştirilecek. AK Parti’li belediyelerimizin tamamında işte bu 11 başlıkta özetlediğimiz prensipler ve hassasiyetler çerçevesinde hizmet sunmaya devam edeceğiz.” değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, her vakit lisana getirdiği “yerelde başarılı olmayan devlet yönetiminde varlık gösteremez.” kelamını anımsatarak, “Biz evvel lokal idarelerde millete rüştünü ispat etmiş, ondan sonra ülke idaresine talip olmuş bir hareketiz.” sözünü kullandı.
(Sürecek)
Kaynak: AA
Haberler.com
