Fatih Çekirge’nin bugünkü köşe yazısı şöyle;
Geçen hafta bugün Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile birlikte Atina’da “dostluk rüzgârları”na şahit olmuştum. Çavuşoğlu Atina’daki sohbetimizde “pozitif mesajlar” vermişti. Olumlu bir sonuçla da dönmüştük. Bu kez Rodos açıklarında Denizkurdu Tatbikatı’nı yapan Türk donanmasının sancak gemisindeyim. Ve Ulusal Savunma Bakanı Hulusi Akar, Salihreis Fırkateyni’nden dostça bir ihtar yapıyor: “Elbette biz bu sularda meselelerin karşılıklı görüşerek, konuşarak, birbirini dinleyerek çözülmesini istiyoruz. Lakin oldubittiye de hiçbir vakit müsaade vermeyiz… Geri adım atmayız…”
Sabah 09.00’da Türk donanmasının en kıymetli üslerinden biri olan Marmaris Aksaz’dan demir alıyoruz.
Atışlı ve çok değerli bir tatbikat bu.
Sualtı komandoları… Denizaltı avı… Amaçların vurulması… Havadan atış. SİHA vuruşu.
Bir orta 4 hücumbotun amaç halindeki bir enkaz gemiyi ateş altına almaları vardı ki…
Yer gök inledi.
Salihreis Fırkateyni Oruçreis’le birlikte Doğu Akdeniz’de doğalgaz araması yapan gemimize 80 gün muhafaza yapmıştı.
Hatta bu gemilerimiz tacize yeltenen bir Yunan gemisini de püskürtmüştü…
Sancak gemisi Salihreis’in pruvasından Rodos’a gerçek bakarken Bakan Akar şöyle diyor:
“Biz sırf hakkı ve hukuku savunuyoruz. Memleketler arası hukuka bakıyoruz. Lozan ne diyor? Adalar silahlandırılamaz. Ancak bakıyorsunuz silahlanıyor. Dünyanın neresinde 6 mil karasuları hududu olup da tıpkı yerde 10 mil hava suları olur. Bir ada düşünün. Diyorlar ki bu adada 6 mil karasularımız var. Ancak tıpkı adanın hava sularını da 10 mil ilan etmeye çalışıyorlar. Bunun neresinde hukuk var. Adalet var. İşte bu oldubittiye müsaade vermeyiz. Biz hakkımızın dışında bir şeyi savunmuyoruz…”
TÜRKLERİN 282’NCİ KAPTANIDERYASI
Sancak gemisi deniz filolarında en yüksek rütbeli komutanın bulunduğu gemidir.
Yani tatbikat ya da harekâtın yönetildiği gemidir.
İşte Salihreis Fırkateyni’nden hem tatbikatı izliyoruz, hem de bir harekâtın nasıl yönetildiğine şahit oluyoruz.
Bizi gemide Donanma Kumandanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu karşılıyor.
Türk donanma tarihiyle ilgili o kadar farklı bilgiler veriyor ki…
Örneğin şöyle diyor:
“Ben donanmada misyon alan 282’nci kaptanıderyayım.
Çaka Bey’le başlamış 1000 yıllık bir tarihtir bu.”
MORALLER YÜKSEK
Tatbikat sırasında en üst kumandandan subaylara kadar sohbet etme imkânım oldu.
Edindiğim izlenim şu:
1. Harikulade bir disiplin.
2. Güler yüz ve nezaket
3. Bilgi, azim ve kararlılık
Sanıyorum Türk ordusunun en kıymetli özellikleri bunlar.
Vatan sevgisiyle misyon yapıyorlar.
Ordunun içine sokulmuş epey nifak ve ihanete karşın.
Pırıl pırıl, çakı üzere leventleri gördüm. Gurur duydum.
ASIL İLETİ
Tatbikat sırasında dikkat ettim.
Maksatlarını muvaffakiyetle vuran donanmamızda en ufak bir böbürlenme, gereksiz güç gösterisi görmedim.
Tam bilakis gücünü memleketler arası hukuktan alan bir azim ve kararlılık gördüm.
Özetle:
Atina’ya yaptığımız “pozitif diplomatik ziyaret”, Ege’deki askeri tatbikatta da kendisini gösterdi.
Umarım Türkiye’nin verdiği bu diplomatik ve askeri “pozitif mesaj” başta Atina olmak üzere bütün merkezler tarafından alınır.
AH BE ALBAY ZERVAS KEŞKE SEN DE GELSEYDİN
ABD, Finlandiya, İngiltere’den Kore’ye kadar dünyanın her yerinden 26 askeri ataşe Deniz Kurdu tatbikatına gelmişti. Merak ettim. Bakan Hulusi Akar‘ın daima olarak Yunanistan’a dostluk bildirisi verdiği bu tatbikata sanki Yunan askeri ataşesi de bir davet edilmiş miydi?
Bakan anında yanıt verdi:
“Elbette davet ettik. Gelsinler istedik. Bizim düşmanca bir niyetimiz yok ki. Lakin gelmediler…”
Bunu duyunca Rodos açıklarına hakikat bakıp motamot şöyle dedim:
“Ah be Albay Zervas.. Keşke sen de gelseydin.. Bak ben bu tatbikatta şunu gördüm. Biz korkulacak bir düşman değiliz. Sırf güçlü bir dostuz..”
RODOS’UN 15 MİL AÇIKLARI
Ve sabah gün doğarken bembeyaz kıyafetleriyle çakı üzere leventler buyruk bekliyor…
Amaçlar tam isabetle vuruluyor. Tatbikatın suratı öğlene hakikat artıyor. Rodos’a 15 mil kala denizde ikmal ve denizaltı avı gerçekleşiyor.
Burada kıymetli olan, denizaltının saklanmaya çalışması, fırkateynin de onu bulmak için imkân ve kabiliyetini sınayan hareketler yapması.
133 su üstü gemisi, 10 denizaltı, 43 uçak, 28 helikopter ve 14 İHA-SİHA ile yapılan Ege ve Akdeniz’in en büyük tatbikatlarından Denizkurdu görsel açıdan da harikuladeydi.
Sonuç:“Tam isabet…”
Hürriyet
Haber7
