Pirelli, İtalya’n araba üreticisi Fiat’ın ikonik 500 modeli için yeni lastik sunuyor.
Bu yeni lastik, 1950 – 1980 arasnda üretilmiş ve lastiğin birinci üretimiyle tıpkı özgünlüğü koruyan Pirelli Collezione serisinin bir modülünü oluşturuyor.
Pirelli bu kapsamda, 1957’den itibaren üretilen tüm Fiat 500 versiyonları için birinci kere 1972’de pazara sunulan Cinturato CN54 lastiği 125 R 12 ebadında tekrar üretti. Bu radyal lastik yepyeniye misal bir sırt deseni ve yanakla lakin çağdaş teknolojiyle üretildi. Pirelli Collezione lastikleri, ıslak yerde artırılmış yol tutuşu sağlamak maksadıyla çağdaş hamurlarla üretilerek özgün tarzdan ödün vermeden emniyet ve yüksek güvenlik standartlarına sahip. Pirelli mühendisleri, lastiğin araştırma ve geliştirme programı boyunca arabanın yeniyken sahip olduğu süspansiyon ve şasi ayarlarını tamamlamak için özgün araç tasarımcılarının kullandığı parametrelerin aynılarından yararlandı. Bunu başarmak için Milano’daki Pirelli Vakfı arşivlerinde bulunan özgün materyal ve dizaynları referans aldılar.
Fiat 500 öyküsünün bir modülü
Fiat 500, 1957 yılında doğduğunda yalnızca 2,95 metre uzunluğundaydı ve 13 HP güç üreten, 85 km/s azamî sürat kapasiteli 479cc motorla donatılmıştı. Klasik 125 12 ebadındaki lastiğin sırt deseni olarak ya Cisa, ya denenmiş ve sağlam Stelvio yahut daha büyük Fiat 600 için de sunulan Rolle kullanılıyordu. Fiat 500 serisi, yıllar içinde yepyeni N versiyonundan 1960 yılında sunulan D modeline kadar seçeneklerle genişleyecekti. Bu versiyon, virajlarda daha iyi yol tutuşu için daha yuvarlatılmış yanaklara sahip olan Pirelli Sempione ‘Güvenlik Omuzu’ modelini benimseyen birinci araba oldu. 1965’te sunulan Fiat 500F’i 1968’de L izlerken her iki model de Pirelli 12 inç lastiklerle donatılmıştı. R versiyonu 1972’de pazara sunulduğunda Pirelli Cinturato yelpazesi Fiat’ın küçük arabası için 125 R 12 ebadındaki radyal lastik CN54 sırt desenli olarak sunulacak kadar genişti. Pirelli işte artık bu lastiği bu klasik İtalyan ikonunun sahipleri için yine üretiyor. O zamanki CN54, direkt ralli tecrübesinden türetilirken hem konforu hem lastik ömrünü geliştiren yeni bir nesilli yapı sayesinde Cinturato ismine dünya çapında ün kazandıran klasik CA67’nin sırt deseni korundu.
Pirelli Collezione
Pirelli Collezione ailesi, özgün versiyonların görünümünü ve sürüş hissini muhafaza lakin bir yandan da çağdaş teknoloji ve üretim süreçleri sayesinde verimliliği ve güvenliği artırma olmak üzere iki gayeye birden hizmet edecek lastiklerle otomotiv tarihini sürdürmek için doğdu. Eser yelpazesi, birinci kere 1927’de pazara sunulan efsanevi Stella Bianca ile başlıyor, akabinde yalnızca dünyanın en değerli arabası olan Ferrari 250 GTO için 2018’de tekrar yaratılan Stelvio ekleniyor. Daha sonra CA67 (1955), CN72 (1964), CN36 (1968), CN12 (1968), Cinturato P7 (1974), P5 (1977), P Zero (1984) ve P700-Z (1988) geliyor.
Pirelli mühendisleri yine doğan bu lastiklerin geliştirme süreci boyunca özgün tasarımcıların o vakitler başvurduğu tıpkı araç parametrelerini kullandılar ancak o günden bugüne gelişen gereç ve üretim süreçleri kelam konusu olunca tüm bilgi birikimi ve tecrübelerden yararlandılar. Sonuçta performans, tarz ve özgünlüğün etkileyici bir karışımı ortaya çıktı. Pirelli Vakfı’nın arşivlerinden derlenen fotoğraflar, planlar ve öteki malzemeler bu sürecin temel bir modülünü oluşturdu. Vakıf, yıllar içinde yaratılan her Pirelli lastiğinin tasarımı, geliştirilmesi ve üretimiyle ilgili tüm dokümanları arşivlerinde saklıyor. Bunlar ortasında homologasyon sertifikaları, kalıp dizaynları, sırt deseni çalışmaları ve test sonuçları, fiyat listeleri ve kataloglar yer alıyor. Pirelli Collezione lastikleri, Longstone Tyres üzere klasik araba lastiği uzmanı satıcıların yanı sıra Pirelli’nin Los Angeles, Münih, Monako, Dubai ve Melbourne’daki P Zero World mağazalarında müşterilere sunuluyor.
Pirelli Cinturato
Pirelli mühendislerinin bundan yetmiş yıl evvel denediği birinci yenilikçi prototip, eksiksiz bir lastik ailesinin doğuşuna yol açtı. O vakitler şimdi Cinturato ismini taşımayan bu lastik, sırt deseninin altında dal için gerçek bir ihtilali gizliyordu. Lastik üretim tarihinde gerçek manada esaslı değişikliklerin sayısı epey azdır ancak bunlardan biri katiyen Pirelli’nin dokuma ve metal destekler kullanarak geliştirdiği radyal lastiklerin sunulmasıdır. Pirelli pazarlama departmanının “içinde kendi emniyet kemerine sahip olan süper yeni lastik” diye tanımladığı Cinturato, periyodunun en kıymetli arabalarının donanımı oldu. Başlangıçta Lancia üzere üreticilerin tercihi ‘367’ idi fakat bu çığır açan lastiğin bir sonraki evriminde Cinturato, dünyanın en beğenilen arabalarıyla tanıştı. Pirelli, Cinturato CA67, CN72 ve CN73 versiyonlarının pazara sunulmasıyla yol için sportif lastik konseptini yaratmış oldu. Bu konsept, Ferrari 250 GT ve 400 Superamerica, Lamborghini 400GT ve Miura, Maserati 4000 ve 5000 üzere devirlerinde iz bırakan arabalar kadar tutuş sağlamak için gerekliydi.
Takvimler 1970’lerin ortalarını gösterdiğinde Cinturato ailesinin bir sonraki büyük ihtilali kendisini hissettiriyordu. Genel olarak ralliler ve bilhassa Lancia Stratos için yaratılan birinci Cinturato P7, sıfır derece naylon nesil ve her şeyin ötesinde ultra düşük profil üzere çığır açan inovasyonlar içeriyordu. Bu lastiklerin yol için benimsendiği birinci araba modelleri, Porsche 911 Carrera Turbo, Lamborghini Countach ve de Tomaso Pantera oldu. Kısa müddet sonra daha az sportif ancak daha geniş kapsamlı uygulama potansiyeline sahip olan P6 lastik, P7’yi izledi. Akabinde P5 geldi; bu lastik, Pirelli’den azamî sürüş keyfi ve olabilecek en sessiz lastiği talep eden Jaguar için özel olarak tasarlandı. 1980’lerde sırasıyla P6 ve P7’nin devamı olan P600 ve P700 doğdu. Bu lastiklerde ıslak tabanda tutuş ve viraj alma üzere güvenlik iyileştirmelerine odaklanıldı. 1990’lara gelindiğinde güvenlik ve performansın daha da geliştirildiği P6000 ve P7000 pazara sunuldu. Pirelli mühendisleri bu yıllarda bir yandan da kudretli Lancia S4 ralli arabanın donanımı olacak bir diğer ihtilal üzerinde çalışıyorlardı. Bu fevkalade arabanın üretebildiği inanılmaz güce cevap verebilecek özel tasarım lastiklere muhtaçlığı vardı ve böylelikle P Zero doğdu. Lakin bu öbür bir vakit anlatılacak bir hikaye…
P7 ismi, 2009 yılında geri döndüğünde yakıt tüketimini ve ziyanlı emisyonları azaltma, ekolojik gereçler kullanma, iyileştirilmiş denetim ve frenleme yetenekleri üzere özellikleriyle öne çıktı. Kış ve Dört Mevsim versiyonlarının sunulmasıyla genişleyen aile bugün hala eser yelpazesinde yer almaya devam ederken homologasyon sayısı 400’ü aşmış bulunuyor. Cinturato P7, en yeni otomotiv trendlerini takip edebilme kabiliyeti sayesinde nasıl her vakit araba üreticilerinin favorisi olduğunu gösteriyor. Cinturato P7, son yıllarda tanıtılan ve oyunun kurallarını değiştiren gelişmiş elektronikler, şoför takviye sistemleri, hibrit ve elektrikli arabalar üzere tüm inovasyonlara ayak uydurmayı başardı. Bu mirası ileriye taşıyan yeni Cinturato P7, şimdiden 60 homologasyona sahip olarak lanse ediliyor. 1950’lerden günümüze geliştirmeleri şekillendiren güvenlik ve verimlilik unsurlarını sürekli benimsediğini artık her zamankinden daha çok ortaya koyuyor.
Kaynak: Carmedya.com
Haberler.com
